Kapatmak için ESC'ye basın

PsikolektifPsikolektif Ortak Noktamız: Ruh Sağlığı

İHMAL EDİLEN GRUPLA PSİKOLOJİK DANIŞMA – Psikolektif’ten – Sayı – 11

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

Küresel bir sağlık krizinin sonrasında ve ekonomik krizin içerisinde günden güne artan kaygı, yalnızlık ve depresyon sorunlarıyla ruh sağlığı uzmanları olarak karşı karşıyayız. Klinik Psikoloji yüksek lisans programlarının ücretleri ve psikoterapi seanslarının fahiş fiyatları cepleri yakarken diğer yandan yaşam koçlarının hızlı, zahmetsiz nerdeyse sihirli çözümleriyle umut tacirliği yaptığını görüyoruz. Peki ruh sağlığı uzmanları, insanların kendini iyileştirme gücünü destekleyecek başka çözüm yollarının arayışı içindeyken grupla psikolojik danışma oturumlarının gücünü ıskalıyor olabilir mi? Grupla psikolojik danışmadan kastım insanları bir araya toplayıp bir konu hakkında seminer vermek ya da tek bir oturumdan oluşan bir atölye düzenlemek değil elbette. Özellikle yoga eğitmenlerinin sıklıkla düzenlediği meditasyon kamplarından da bahsetmiyorum. Spesifik bir ihtiyacı karşılamak için iyi çalışılmış, her hafta devam etmesi sağlanan, psikolojik iyileşmeyi hedefleyen grupla psikolojik danışma sürecinden bahsediyorum.

Bugün herhangi bir yaygınlık verisi olmasa da Türkiye’de verilen ruh sağlığı hizmetlerinin büyük bir çoğunluğunun bireysel bir destek mekanizmasından oluştuğunu biliyoruz. Ancak bu bireysel hizmetler de sadece toplumun belirli bir zümresinin ulaşabildiği lüks bir tüketim kalemi olarak görülebiliyor. Diğer yandan grup oturumları düzenleyen ve buna dair ilan paylaşan ruh sağlığı uzmanlarının sayısı oldukça düşük olması nedeniyle insanlar çoğunlukla böyle bir hizmetin var olabileceğinden dahi haberdar değil. Grupla psikolojik danışma oturumu denildiğinde insanların aklına Hollywood filmlerindeki alkol ya da madde bağımlılarının dahil olduğu ve oturum sonunda herkesin alkışlandığı sahneler geliyor. Bu sahneler oldukça uzak bir kurgunun ürünü olarak zihinlerde yer ediyor.


Türkiye’de grupla psikolojik danışma eğitimi üniversitelerin “Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık” bölümlerinde öncelikle teorik altyapısı ve daha sonrasında uygulaması olarak iki ayrı ders şeklinde lisans düzeyinde zorunlu ders olarak verilmektedir. Psikolojik danışmanların okullarda ya da sahanın çeşitli alanlarında bu uygulama alanını ne ölçüde uyguladıklarını ya da bu yöntemi uygulama konusundaki tutumlarının nasıl şekillendiğine dair bir verimiz yok. Ancak lisans düzeyinde verilen süpervizyonun lisans eğitiminin doğası gereği yetersiz kaldığı da aşikâr. Peki uzmanları nasıl güçlendirebiliriz? Etkili grupla psikolojik danışma süreçlerinin düzenlenebilmesi gündemini akademide öncelikli alanlar arasına alınması toplumsal olumlu sonuçlarını yordayacaktır. Yapılan tez çalışmalarında çoğunlukla üniversite öğrencileri üzerine yoğunlaşıldığı görülmektedir. İncelemeler oturumlarda en çok depresyon konusunun işlendiğini sonrasında ise depresyonu takiben kaygı ve benlik saygısı değişkenlerinin ele alındığını göstermektedir (Haspolat, Özdoğan & Yalçın, 2022). Depresyon ve kaygı bozukluklarının günden güne artışına çözüm bulma motivasyonuyla geliştirilen müdahale yöntemlerine grupla psikolojik danışmanın dahil edilmesinin yanı sıra kültürel ekolojimize uyumlu patoloji içermeyen sorunlara çözüm bulmamız mümkün. Ruhsal pandeminin kıyısında toplumun savrulmaması adına uzmanlar olarak sorumluluklarımızın bilinciyle seçeneklerimizi iyi kullanmak zorundayız. Sanki bir fiyat/performans ürünü alıyormuşçasına, işlevsel ve pek çok açıdan avantajlı çözümlerin başında gelen grupla psikolojik danışmanın iyileştirici gücünü bireysel oturumların faizleriyle değişmeyi denemeye ve yatırım yapmaya davet ediyorum.

Şafak ATAY

Uzman Psikolojik Danışman