Kapatmak için ESC'ye basın

PsikolektifPsikolektif Ortak Noktamız: Ruh Sağlığı

Anlaşılmaz Konuşmalar – Tiyatro Oyunu İnceleme – Psikolektif + – Sayı – 5

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

Yazan: Andrew Bovell

Çeviren: Ekin Tuncay Turan

Yöneten: Ebru Nil Aydın

Oyuncular: Hakan Latifoğlu, Gonca Eryiğit, Selver Kılıç

Oyunun süresi – Perde sayısı : 2 saat, 2 perde

Yer: Diyarbakır Devlet Tiyatrosu

Sezon: 2019-2020

Andrew Bovell’in kaleme aldığı ‘‘Anlaşılmaz Konuşmalar’’ genelde ilişkileri özelde partnerler arasındaki ilişkileri ele almaktadır. 2 perdeden oluşan oyunda 9 farklı karakter yer almakta ve 9 farklı karakterle üç farklı hikaye işlenmektedir. Üç hikayenin de ortak noktası evli kişilerin sarsıntıda olan evlilikleri ve bunun sonucunda yeni ilişki kurma çabalarının sergilenmesidir. Oyunun başlamasıyla birlikte güven, sadakat, sevgi, iletişim, tutku, cesaret ve beklenti gibi kavramların seyirci tarafından sorgulanmaya başlanması sağlanmaktadır. Geçmişte birbirlerini seven ve buna dayalı olarak ilişkiye başlayan, bu ilişkilerini evlilikle resmiyete kavuşturan kişilerin birbirlerinden uzaklaşmaları, başka kişilerle yeni ilişkileri denemeye çalışmaları sadakat ve sevgi kavramlarının sorgulanmasını beraberinde getirirken; çiftlerin her şeye rağmen birbirlerini aldatamamaları bununla ilgili itirafta bulunmaları ise cesaret ile tutku kavramlarını düşündürmektedir. Güven kavramı ise ilişkilerin sarsılıp sarsılmamasında belirleyici bir rol oynayarak kişilerin aldatma olayı gerçekleştikten sonraki tavırlarını belirlemektedir. Oyun, seyircinin kendi yakın ilişkilerini ve iletişimi hayatında etkin bir şekilde kullanıp kullanmadığını sorgulamasını sağladığı gibi iletişim kurulmadığında kişilerin (bu oyun bağlamında eşlerin) yalnızlaştığını ve birbirlerinden uzaklaştığını gözler önüne sermektedir. Oyundaki karakterlerin ‘arayış’ içinde oldukları görülmektedir. Bu arayış yeni kişilerle ‘yakın ilişkiler’ kurma bağlamında gerçekleşiyor gibi görünse de aslında bunun ‘hayata anlam katma, bir amaç ile yaşama bağlanma’ arayışından başka bir şey olmadığı görülmektedir. Bu kavramlar ise Frankl’ın kurucusu olduğu, hümanist kuramlar çerçevesinde ele alınabilecek  ‘Logoterapi’yi akla getirmektedir. Logoterapide, bireyin hayatına anlam katması ve bir anlam ile yaşama bağlanabileceği üzerinde durulur. Hayatta bir amacı olan ve bu amacı uğruna çaba sarf eden kişilerin zorluklara göğüs gerebileceği düşüncesi bu kuramın/yaklaşımın temel felsefeleri arasında yer almaktadır. Oyundaki kişilerin de tam da bu kuramda belirtilen anlam arayışı açısından bir boşlukta oldukları ve bir başka yaklaşım olan ‘Varoluşçu yaklaşım’ çerçevesinde ele alınabilecek ‘varoluşsal boşluk’ içinde oldukları görülmektedir.  Ancak oyuncuların bunu pek fark etmediklerini ve ilişkileri ile ilgili sorgulamalara girmek yerine sürekli bir kaçış içerisinde olduklarını görmek mümkündür. Bu da Gestalt yaklaşımının önemli kavramlarından olan ‘farkındalık’ bağlamında ele alınabilir. Farkındalığı yüksek bireyler sorunları üzerinde düşünebilir, çözüm üretebilir ve değişim için gerekli gücü kendisinde bularak harekete geçebilir. Oyundaki karakterlerin farkındalıklarının yüksek olmadığı ve olayları yüzeysel bir şekilde ele aldıkları görülmektedir. Oyunun içeriği ile ilgili bunları söyledikten sonra teknik açıdan da birkaç konuya değinmekte fayda var. Işıklandırma, sahnelerle müziğin uyumu oyunun olumlu tarafları iken dört oyuncunun dokuz farklı karakteri canlandırması oyunun karmaşık görünmesine neden olmaktadır.

Bu durum, seyircinin kişileri ve dolayısıyla oyunu takip etmesini zorlaştırmaktadır. Bir oyunda, teması aynı üç farklı oyun izlermiş gibi bir durumun olması ise oyundaki karakterlerin ve olayların detaylı bir şekilde incelenmesini güç hale getirmektedir. Bu sebeple genel çerçevede oyun incelenmek zorunda kalınmıştır.

Oyuna ilişkin izlenimlerim:

Toparlamak gerekirse Diyarbakır’da yaşıyorsanız ve başta yakın ilişkiler olmak üzere ilişkilerinizi sorgulamak,  belli başlı bazı kavramları (güven, sevgi, sadakat, cesaret, tutku vd.) hayatınız bağlamında sorgulamak istiyorsanız ‘Anlaşılmaz Konuşmalar’ adlı oyunu izlemeyi kaçırmayın! Tiyatroyla, sanatla kalın.

Mücahit Akkaya

Psikolojik Danışman

Dr. Psikolojik Danışman Mücahit Akkaya

Psikolojik Danışman ve bilim doktoru. Psikolektif’in kurucusu, PDR alanında lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamladı. MEB’de okul psikolojik danışmanı olarak çalışıyor. Kabul ve Kararlılık Terapisi, BDT ve Motivasyonel Görüşme, Sporda Psikolojik Performans Danışmanlığı eğitimlerini aldı. 2025’ten itibaren Diyarbakır’daki Aris Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nde danışan görmekte.