Film Analizi: Black Swan-Siyah Kuğu

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

2010 yılı ABD yapımı olan filmin yönetmeni Darren Aronofsky, yazarları da Mark Heyman ve Andres Heinz’dir. Dram/gerilim türünde bir filmdir. Başrolünde Natalie Portman’ı görmekteyiz.

Filmin hikayesi Tchaikovsky’nin Kuğu Gölü balesi çerçevesinde anlatılmaktadır. Nina Sayers (Natalie Portman) başarılı bir bale topluluğunda dansçıdır. Topluluk Kuğu Gölü balesini canlandırmaya karar verir ve filmde Kuğu Gölü hikayesi şöyle anlatılır: “Bakire küçük kız, saf ve tatlı bir kuğunun bedenine hapsoluyor. Özgürlüğüne kavuşmaya çalışıyor. Ama büyüyü bozabilecek tek şey gerçek aşk. Dileği yakışıklı bir prens tarafından gerçeğe dönüştürülecekken aşkını itiraf edemeden şehvetli kardeş Siyah Kuğu onu kandırıp prensin aklını çeliyor. Mahvolmuş haldeki Beyaz Kuğu bir tepeye tırmanıyor kendini öldürüyor ve özgürlüğünü ölümün kollarında elde ediyor.” Yönetmen Beyaz Kuğu için Nina’yı uygun görse de Siyah Kuğu için gerekli şehveti ve tutkuyu onda göremez. Ancak Nina’nın büyük bir arzuyla istediği bu rol onun kişiliğinde değişimlere yol açarak Nina’yı delüzyonlara ve psikolojik rahatsızlıklara sürükler.

Klasik psikanalitik bakış açısıyla incelediğimizde filmde id’i temsil eden Beyaz Kuğu ve süper egoyu temsil eden Siyah Kuğu’yu görüyoruz. Nina en büyük arzusunu gerçekleştirip Beyaz Kuğu rolünü aldığında idi doyuma ulaştırmış oluyor ama mantıklı egosu ise Siyah Kuğu rolü için daha uygun aday olarak Lily adlı karakteri görüyor ve onu rakip olarak belliyor. Filmde Nina’nın annesini baskıcı bir karakter olarak görüyoruz. Nina’nın her hareketini takip eden, ona ne yapıp yapmaması gerektiğini söyleyen bir karakter. Nina  cinselliğe dair ilk deneyimini yaşarken bile -mastürbasyon- annesinin odasında uyuyakaldığını fark ediyor ve anne karakteri burada da ahlaksal süper ego olarak karşımıza çıkar. Nina filmin ilerleyen sahnelerinde yalnızca id ile hareket etmeye başlar. Korkuları, arzuları ve saldırganlığı had safhaya ulaşır. Kişilik bozuklukları ortaya çıkar ve id’in özgürlüğünü ve süper egonun aradığı mükemmelliği bulma sürecini yaşar. Sürükleyici ve düşündürücü bir film, zaman ayırıp izlenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Duhan Erpek
Ege Üniversitesi

Görsel Kaynaklar:

http://www.cinemablend.com

http://www.imdb.com