ZİHİNSEL ACILARIN YANSIMALARI

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Kronik bel ağrınız, omuz ağrınız veya baş ağrınız mı var? Defalarca doktora gitmenize rağmen fiziksel herhangi bir sebebi bulunamayan ağrılar mı bunlar?  Bu sorulara evet diyorsanız eğer gelin bu yazıyı birlikte inceleyelim.

Bazen vücudumuzun bazı bölgelerinde bir türlü bitmek bilmeyen, doktora defalarca gidilmesine rağmen fiziksel bir sebebi bulunamayan ağrılar vardır. Artık kronikleşmeye bile başlayan bu ağrılara somatik ağrılar diyoruz. Diğer bir adıyla “Psikosomatik ağrılar”, vücudun belli bölgesinde veya tamamında en az 6 ay veya daha uzun süren fiziksel bir temele dayanmayan ağrılardır. Bu ağrılar genellikle fiziksel bir nedenle başlar ancak fiziksel sorun azalmasına veya ortadan kalkmasına rağmen devam eder.  Bu durum kişinin aile, sosyal, iş ve akademik hayatını olumsuz etkileyebilmektedir(Ünal, 2020). Genellikle 30 yaşından önce başlar ve erkeklere oranla kadınlarda daha fazla görüldüğü bilinmektedir. Somatik ağrıların nedeni tam olarak bilinmemekle beraber bazı etkenlerin bu rahatsızlığı tetiklediği düşünülmektedir( Erkmen, 2018). Bu etkenler ise şu şekildedir:

– Bireyin olumsuz bir kişiliğe, negatif düşüncülere sahip olması,

– Acıya fazla duyarlı olmak

– Yetiştirilme tarzı,

– Genetik etkenler.

Çocukluğunda ihmal veya istismara uğramış, aile bireylerinden birini kaybetmiş, zorlu yaşam deneyimleri gibi geçmiş travmatik yaşantıları olan bireylerin bu rahatsızlığa yakalanma olasılığı daha yüksektir. Bu rahatsızlık genellikle anksiyete bozukluğu gibi düşünülse de ondan daha farklıdır. Çünkü anksiyete bozukluğunda kişi, kötü bir hastalık geçirme konusunda aşırı kaygılanır ve vücudunda herhangi bir ağrı yoktur. Ancak somatik semptom bozukluğunda herhangi bir fiziksel sebep ortada yokken ağrılar görülür( Erkmen, 2018).

Psikosomatik ağrıların nedenlerinden olumsuz bir kişiliğe, negatif düşüncelere sahip olma çok önemli bir etken. Bunun neden önemli olduğunu ise şöyle ifade edeyim: Bütün duygularımız ve düşüncelerimiz beynimizle alakalıdır. Nasıl mı? Beynimizde salgılanan serotonin, noradrenalin (norepinefrin), dopamin, endorfin, melatonin gibi bazı nörokimyasallar vardır. Bu nörokimyasalların salgılandığı zamana göre kişi kendini mutlu, hüzünlü, agresif, heyecanlı, depresif vs. hissetmektedir. Serotonin veya dopamin gibi kimyasallar kendimizi mutlu hissetmemize neden olurken, noradrenalin veya melatonin gibi kimyasallar ise tam tersi mutsuz, hüzünlü, depresif hissetmemizi sağlar. Beynimizin kimyasındaki bu değişimlere vücudumuz da tepki gösterir. Uzun süre stres hissettiğimizde, olumsuz düşüncelerle boğuştuğumuzda belli bir zaman sonra vücudumuz bu olumsuzlukları dışa atmak isteyecektir ve bunu, belli bölgelerde ağrı olarak kendini gösterecektir. Her duygunun bireydeki etkileri farklıdır ve uzmanlar işlenmeyen duyguların vücutta sıkışıp kaldığını ve zamanla ağrıdığını belirtirler. İşte bu yüzden bu ağrılara psikosomatik ağrılar diyoruz. “Psike” zihinsel , “soma” ise vücut demektir. Yani zihinsel ağrıların vücuda yansıması diyebiliriz (Saeed , 2017).

Vücudumuzdaki bu ağrıların belli açıklamaları vardır. Her ağrı bölgesi bize farklı bir sinyal verir. Örneğin baş ağrısı ve migren gün içerisinde yaşanan yoğun stres, yorgunluk veya endişeden kaynaklı kasılmalardan ortaya çıkar. Boyun ve omuz ağrısı genellikle başkasının size yüklediği yükler, kendini suçlama, birini affedememe veya ondan nefret etme, birini veya bir olayı unutamama gibi sebeplerden kaynaklanabilmektedir. Sırt ağrısı genellikle çevreden beklenilen destek veya sevgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Bel ağrısına masa başı iş, egzersizin olmadığı bir yaşam gibi sebeplerin yanında çözülememiş psikolojik problemler, anksiyete, depresyon gibi etmenler neden olabilir. Ancak bunların yanında bel ağrısı maddi ve gelecekle ilgili endişelerden kaynaklanabilmektedir. Ellerimiz diğer insanlarla iletişim kurarken kullandığımız en önemli araçlardan biri olduğu için ellerde ve kollarda yaşanan ağrılar genellikle insanlarla iletişim kuramadığımızda, anlaşılmadığımızı hissettiğimizde meydana gelebilmektedir. Kalçalardaki ve dizlerdeki ağrılar değişikliğe direnç gösteren bölgeler olduğu belirtilmektedir. Yani kişi hayatında bir karar alması, bir değişlik yapması gerektiğinde yaşanan kaygı kalça veya dizlerde ortaya çıkabilmektedir. Bacak ağrısının kendine güvensizlik, yetersizlik duygusu yaşama veya kıskançlıkla ilgili olduğu düşünülmektedir. Vücudun bütün yükünü ayaklar çektiği için yaşanılan bütün olumsuz düşüncelerden ayaklar da etkilenmektedir. Çevredeki olaylara veya kişilere katlanamama, içinde bulunulan durumun kendisine uymadığını görme gibi sebepler sindirim sisteminietkilemektedir. Bağırsak sendromu ve kronik ülser gibi bazı hastalıklara neden olabilmektedir. Regl ağrılarında kadınlar her ayın belli zamanlarında ağrılar yaşamaktadır. Ancak bazı kadınlarda bu ağrılar çok fazlaysa ve bu kronikleşmişse buna sebep negatif düşünceler veya bir türlü yüzleşmek istemediği duyguları olabilmektedir(Saeed , 2017).

Peki bu psikosomatik ağrılardan nasıl kurtulabiliriz? Burada en önemli husus duygu ve düşünceler olduğu için öncelikle kendinizi dinleyin ve bastırılmış duygularınızın farkına varın. Rahatsız olduğunuz veya size uygun olmadığını düşündüğünüz kişi veya ortamlardan uzaklaşın. Psikosomatik rahatsızlıklarında egzersiz çok önemlidir. Bu yüzden düzenli egzersiz yapın ve dengeli beslenin. Yoga ve meditasyon gibi bireyi rahatlatan, dinlendiren faaliyetlere yönelebilirsiniz. Sevdiğiniz aktiviteleri yapmaya özen gösterin. Yeni hobiler edinin. Günlük stressel rutininizin dışına çıkmaya çalışın. Hala baş edemediğinizi düşünüyorsanız bireysel veya grupla terapi yardımı alın.

Zihinsel ve fiziksel sağlıklı kalmanız dileğiyle…

Kaynakça

1- Çoban, A., 2019. Psikosomatik Hastalıklar Nelerdir. Erişim adresi: https://www.adnancoban.com.tr/psikosomatik-hastaliklar

2- Erkmen, H., 2018. Somatik Semptom Bozuklukları. Erişim adresi: https://npistanbul.com/eriskin-psikiyatri/somatik-semptom-bozukluklari

3- Saeed, K., 2017. Duygularınızla Bağlantılı Olan 7 Ağrı Tipi. Davranış Bilim Enstitüsü.Erişim adresi: https://www.dbe.com.tr/tr/yetiskin-ve-aile/11/duygularinizla-baglantili-olan-7-agri-tipi/

4- Ünal, M., 2020. Somatoform Ağrı Bozukluğu. Erişim adresi: https://www.milliyet.com.tr/pembenar/dr-fzt-mehmet-unal/somatoform-agri-bozuklugu-2911744

Görsel Kaynakça

1- http://dririnawebster.com/where-your-soul-hides-its-suffering-7-most-popular-psychosomatic-illnesses/

2-  https://www.cnnturk.com/saglik/agri-cesitleri-ve-tedavileri

                                                                                                   Gülsüm YILMAZ

                                                                                               Psikolojik Danışman