“Kopma-Detachment” Filminin Analizi

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

Film Adı: Detachment (Kopma)

Oyuncular: Adrien Brody, Marcia Gay Harden

Tarih: 2011

Yapım: ABD

Yönetmen: Tony Kaye

Albert Camus’un şu sözleriyle başlar “Ve hayatımda aynı anda hiç böylesine kendimden kopmuş ve bir o kadar da kendimde hissetmemiştim.” Filmin kısa, net ve çarpıcı özeti ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.

Filmin ilk sahneleri insanların öğretmenlik hakkındaki düşüncelerini söylemesiyle devam eder. Bazıları bu mesleği kendi işiyle karşılaştırıp kolay buluyor bazıları ise bu meslek için kendini heba edeceğine çoban olmayı tercih edeceğini söylüyor. Kamyon şoförüyken hayatına renk katmak ve kendi için daha iyisini başarmak adına 37 yaşında okula dönüp öğretmenliğe başlayanlar ve daha bir sürü iyi kötü yorumla film devam eder. Bu konuşmalar geçerken arka plandaki resimler de oldukça dikkat çekicidir. Ve en güzel yorumu başroldeki Henry (Adrien Brody) yapar “Öğretmenlerin bir farklılık yaratabileceğine inanıyorum. Bu dünyanın zorluklarını anlamamıza yardım edecek ve bize yol gösterecek birine sahip olmanın ne kadar önemli olduğunun farkındayım.”

Henry Barthes, devlet okullarına yedek öğretmenlik yapmak için gelen öğrencilerle çok iyi iletişim kurabilen bir eğitimcidir. Sürekli okul değiştiği için öğrencilerle ve okulla bağını ilerletemez ve başka bir okula gönderilir. Görev aldığı son okulda öğretmenlerin ve öğrencilerin hayattan kopuşuna şahit olur. Bu kopuşu engellemek için elinden geleni yapmaya çalışır.

Henry’nin hayatında sadece Alzheimer hastası bir büyükbabası ve otobüste tanıştığı hayat kadını genç bir kız vardır. Filmin ilerleyen sahnelerinde genç kızı bu bataklıktan kurtarma çabaları görülmektedir. Küçük yaşta annesinin intiharını gören Henry annesinin hayaliyle yaşamını sürdürmektedir. Bir yandan da zamana ayak uydurmak zorundadır. “Beni görebilirsin ama ben sadece boşluğum.” repliği bunu çok iyi anlatır.

Film Meredith ismindeki fotoğraf çekme yeteneği olan fakat fiziksel özellikleri yüzünden ailesi ve arkadaşları tarafından dışlanan bir öğrenci üzerinden devam eder. Meredith onu sadece Henry’nin anladığını düşünür ve ondan yardım ister. Ailesinin onu kabullenememesi ve aşağılaması yıpranmasına neden olmuştur. Henry yine çok güzel bir çıkarımda bulunur; “İnsanlarda ebeveyn olmadan önce bazı şartlar aranmalı ve bu konu da onlara eğitim verilmelidir.” Ve bunu en iyi anlatan sahne veli toplantısına hiçbir velinin katılmadığı sahnedir.

Bu aşağılamalara dayanamayan Meredith intihar eder. Henry bu intihardan çok etkilenir;  “Gençlerimize rehberlik ederek onları umutsuzluğa kapılmaktan, kendilerini değersiz hissetmekten, yanlış yola sapmaktan koruma gibi bir sorumluluğumuz var.” diyerek bu mesleğin zorluğunu ve değerini işaret eder.

Ve son sahnelerin en sevdiğim sözü şudur; “Koridorda yürürken veya sınıftayken, kaçınız omuzlarına çöken büyük bir ağırlık hissediyor? Hepimizin sorması ve sorgulaması gereken güzel bir sorudur bu.

 

Sinem DİNÇER

Kırıkkale Üniversitesi