
Sevgili okuyucu,
Psikolektif Dergisi olarak 12. sayımızda sizi “Erkek” teması ile karşılıyoruz. Günümüzde birçok bireyin zihninde erkek; şiddet, taciz ve tecavüz, güç, otorite, baskı vb. olumsuz birçok kavramla anılmakta, tanımlanmaktadır. Biyolojik anlamda kadın ve erkek olarak ikiye ayrılan insan yine biyolojik olarak üzerinde olumlu-olumsuz kavram ve anlamlar barındırmamaktadır. Ancak toplumun biçtiği kaftanı giyen kadın ve erkek bu kaftana göre şekil almakta, almaya zorlanmaktadır.
Toplumsal cinsiyet eşitliği ideal bir durum olarak ele alınsa dahi bireyler erkek-kadın olarak ayrıldığında, toplumun biçtiği bu kaftan zihinlerde otomatik olarak aktif olmakta, erkek-kadın betimlemesi kültürün kural ve inançlarının süzgecinden geçmekte ve şekillenmektedir. Bu da idealleşen eşitliğin daha da cinsiyetçi bir rol bürünmesine yol açmaktadır (Fine, 2017).
Doğduğu andan öldüğü ana kadar giyeceği kıyafetin biçiminden rengine; oynayacağı oyuncaktan, arkadaş çevresine; hissedeceği duygulardan düşünce ve davranış sistemine, yapabilecekleri ve yapamayacakları, seçip seçemeyeceği mesleklerden yaşam biçimine kadar birçok alanda erkek toplumsal inşa sürecine dahil olmakta, bu inşa sürecinden geçmektedir. Sonuç olarak ortaya çıkan ürün toplumun kriterlerine uygunsa toplumda kabul görmekte, değilse de yine toplum tarafından uyuma zorlanmaktadır. Bu süreçte de erkek ya uyum sağlamakta ya da uyum sağlayamamanın yarattığı baskıya karşı kendi kimliğini inşa etmeye çabalamaktadır.
Erkek kavramını işlediğimiz bu sayımızda, erkeği birçok boyutta ele almaya çalışmakla birlikte, biyolojik olarak farklı olan iki cinsin, yaşam boyutunda eşit olması gerektiğini savunuyoruz.
Bu sayımızda röportaj isteğimizi kabul ederek dergimizde yer alan Sayın Sosyolog Atilla YARDAŞ ve kıymetli hocamız Sayın Arş. Gör. Dr. Aslıhan Burcu Öztürk’e, ayrıca dergi ekibimize emeklerinden ve çok kıymetli katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. Diğer yandan editörlük koltuğunu paylaştığımız ve dergimize kıymetli emekleri bulunan editörümüz Uzm. Psk.Dan. Şafak ATAY’a bir gönül borcu ile veda ediyor ve teşekkür ediyoruz.
Dergimizin daha da ileriye gitmesine katkı sunacağına inandığımız ve editörlüğü paylaşacağımız yeni editörümüz Psikolog ve Sosyal Hizmet Uzmanı Büşra AKÇAY’a ise hoş geldin diyoruz.
Bireylerin cinsiyet fark etmeksizin birbirlerini yok saydığı bir düzende sağlıklı ve istenen bir kadın erkek ilişkisinin kurulmasının zorlaşacağını; bireylerin erkek ve kadın olarak bir olup tamamlanacağını hatırlatarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanabildiği bir toplum dileğiyle (Cüceloğlu, 2014; Nesin, 2013). Yeni sayımızda görüşmek üzere!
Okan USLU
Psikolojik Danışman / Psikolektif Dergisi Editörü