
Kitap Künyesi
Yazar adı: Lara E. Fielding
Çevirmen adı: Ebru Kılıç
Yayınevi: Aganta Kitap
Basım Yeri ve Tarihi: İstanbul, Kasım 2020
Sayfa Sayısı: 240
Kitabın yazarı Dr. Lara Fielding, mindfulness temelli Bilişsel Davranışçı Terapi uygulayan bir klinik psikologdur. Araştırma odaklı bir yaklaşım benimseyen Fielding, danışanlarıyla duygu düzenleme, strese dayanıklılık ve etkili başa çıkma yöntemleri üzerine çalışmaktadır. Klinik psikologlara eğitim ve süpervizyon da sağlayan Fielding’in tek kitabı Yetişkin Olmak’tır. Kitabın giriş kısmında da belirtildiği gibi amaç kendimize bir teşhis koymak veya tedavi uygulamak değil, yetişkin olmanın temel becerilerinden biri olan duygu düzenleme sistemini nasıl dengeleyebileceğimizi öğrenmektir.
Kitapta zihnimizi ve bedenimizi betimlemek için araba metaforu kullanılmaktadır. Bu metaforda duygularımız arabanın motoruna, düşüncelerimiz direksiyona, yaptığımız eylemlerse tekerleklere benzetilmektedir. Arabamızı değiştiremeyiz, öyleyse onu nasıl süreceğimizi ve bakımını yapacağımızı öğrenmemiz gerekir. Nasıl farklı arabaların farklı güçlü ve zayıf yönleri varsa her insanın da farklı güçlü ve zayıf yönleri vardır. Bunları öğrenip ona göre hareket etmek arabamızı daha doğru kullanmamızı sağlayacaktır. Geçmiş deneyimlerimizin bizde bıraktığı izlere araba metaforunda “yolcular” benzetmesi yapılmıştır. Yolcular hayatımıza girmiş insanlar değillerdir; onlar duyumlar, algılar, inançlar ve hislerdir. Tetiklenmeye bağlı ortaya çıkarlar ve sürücü koltuğuna geçmeye çalışırlar. Kitap hepimizin geçmişten gelen yolcuları olduğunu ve bunun doğallığını vurgular. Bu yolcuların sürücü koltuğuna geçip otomatik tepkiler vermemizi sağlamasını engellemek için önce onların farkına varmamız gerekir. Kitapta bunun için egzersizler bulunmaktadır. “Şu anın gösterge panelini okumak” pratiği gözlemci moduna geçip kendi iç dünyamıza bakmamızı ve şunları fark edip yazmamızı ister: (1) durum ve gerçekler, (2) düşünceler, (3) duygular, (4) bedensel duyumlar ve (5) eylem itkisi. Duygu-düşünce-eylem sistemimizi çözmek için ilk adım farkındalıktır ve bu egzersiz farkındalığı kazanmamıza yardımcı olur. Farkındalığımız arttıktan sonra sık sık sürücü koltuğuna geçip kontrolü eline alan yolcuları (örneğin yetersizlik hissettiğimizde bize oradan kaçmamız gerektiğini söyleyen hissi) etkisiz kılabilir, rasyonel kararlar alarak hayatımızı ve duygularımızı etkili yönlendirebiliriz.
Kitapta duygularını aşırı düzenleyen ve yeterince düzenleyemeyen kişiler için sırasıyla şato ve köy sakini metaforu kullanılmıştır. Şato sakinleri erişilemeyecek duvarların arasında yaşarlar ve kendilerini dış dünyadan soyutlarlar (aşırı düzenleme), köy sakinleri ise bağ kurmayı o kadar önemserler ki kendi isteklerini geri plana atabilirler (yeterince düzenleyememe). Fielding bu metaforları üç danışanı olan Nina (şato), Jessica (köy) ve Amy (ikisinden de özellikler içeriyor) ile kişiselleştirerek anlatmış, örnekler üzerinden giderek daha anlaşılır hale getirmiştir. Kısaca şato sakinleri düşük empati sahibi, serinkanlı, mantıklı, görev odaklı, kontrolcü ve aşırı katı kişilerken köy sakinleri sıcakkanlı, duygusal, süreç odaklı, dikkati dağınık ve aşırı esnek insanlardır. Bir şato sakini olmanın kötü yanı düşük empatiye sahip olmak, kendini az dinlemek ve katı sınırlar yüzünden sıkıntılar yaşamaktır. Köy sakinleri ise dikkatlerinin dağınık olmasından ve sınırlarının esnek olmasından muzdariplerdir. Kitap bu tiplerden hangisine daha yakın hissettiğimizi anlamaya çalışıp ona göre olası yolcularımızı değerlendirmemizi ve kendimize nasıl şefkatli yaklaşacağımızı öğrenmemizi amaçlamaktadır. Hayatta neden başımıza hep benzer şeylerin geldiğini, hangi otomatik pratiklere sahip olduğumuzu ve bu döngüyü nasıl kıracağımızı görmemizi sağlamaya çalışmaktadır.
Kitap boyunca durup düşünmemizi sağlayan sorular soran “ara” bölümleri ve öğrendiğimiz şeyleri uygulamamıza yardımcı olacak pratikleri içeren “pratik yapalım” bölümleri bulunmaktadır. Sık sık her bireyin özel ve farklı olduğunu vurgulayan yazar, kitabın genelinde sunduğu oto pilottan çıkıp farkındalık ile hareket etmeliyiz fikrini nasıl uygulayabileceğimizi özellikle son bölümdeki uygulamalarla bize aktarmaktadır.
Kitaba dair kişisel izlenimim:
Kitabın çeşitli yerlerinde bulunan QR kodlar ile youtube videolarına veya çeşitli eğitim materyallerine erişim olması çok hoşuma gitti. Bu interaktif yapısı sayesinde yalnızca okuyup geçtiğim, teorik bilgiler öğrendiğim bir kitap olmaktan çıkıp kendimde uygulayabildiğim ve faydasını gördüğüm bir kitap haline geldi. Kendi yolcularımı keşfetmek, duygularımı düzenlemeyi öğrenmek yetişkin olma yolculuğumda bana kolaylık sağlayan beceriler olarak hayatımda yerlerini aldılar. Ben bu kitabı okurken “ara”larda sorulan sorulara verdiğim cevapları yazmak için bir günlük tuttum. Kitabı bitirdikten sonra geriye dönüp o cevapları okumak ve nelerin değiştiğini, hangi hedeflerime ulaşıp hangileri için henüz kat edecek yolumun olduğunu görmek beni geliştiren ve kıymetli bir pratik oldu. Bu yüzden herkese kitabı okurken bir günlük tutmasını tavsiye ediyor ve iyi okumalar diliyorum.
İlkyaz Çağgül Armağan
Psikolog