Kapatmak için ESC'ye basın

PsikolektifPsikolektif Ortak Noktamız: Ruh Sağlığı

YAŞAMA TUTKUSU: “IKIGAI” – Psikolektif Dergisi – Sayı – 27

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

Tutku kelimesini ilk duyduğumuzda aklımıza genellikle aşk, sevgi ve bağlılık gelmektedir. Türk Dil Kurumu ise tutkuyu “irade ve yargıları aşan güçlü bir coşku, ihtiras” olarak tanımlamaktadır. Peki bu tanımlardan ziyade tutku bize ne verir? Bizi nereye götürür?

Japonya’nın Tokyo şehrinde bu sorular ekseninde sohbet eden iki yazar Hêctor Garcîa ve Francesc Miralles “ikigai” kelimesi ile tanıştılar. Ikigai, tam manasıyla Türkçe çevirisi olmayan Japonca bir kelimedir. En yakın manası; hayatın anlamı, insanın her gün yataktan kalkmak için bir sebebi olmasıdır. Aslında, “hayat” veya “hayatta olma” anlamını taşıyan (iki) ile “her şeye değer olan, bir değere sahip olan” manasındaki (gai) kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Kelimesi kelimesine, “hayatın yaşamaya değer olduğu her şey” şeklinde tercüme edilebilir (1).

Hayat hepimiz için düz bir eksende devam etmemektedir. Bu eksende iniş ve çıkışlar her insanın hayatına tezahür eder. İnişli süreçlerde hayatın yaşamaya değer olduğunu hatırlamak için ikigai’mizi keşfetmek bize yol gösterici olabilir.   Aynı zamanda bu durum psikolojik olarak da sağlamlık getirecektir.

Psikolojik sağlamlık, yaşamın zor dönemlerini daha da belirgin yaşadığımız şu son zamanlarda daha fazla öne çıkan önemlilik gösteren bir kavram olmuştur. Psikolojik sağlamlık, çok zor koşullara karşın kişinin bu olumsuz koşulların üstesinden başarıyla gelebilme ve uyum sağlayabilme yeteneği anlamına gelmektedir (5). Psikolojik sağlamlıkla ilgili yapılan çalışmalarda, psikolojik sağlamlık düzeyleri yüksek bireylerin, karşılaştıkları yoksulluk, şiddet, hastalık ve daha pek çok stresli yaşam olayıyla, daha başarılı bir biçimde mücadele ettikleri saptanmıştır. Bu bireylerin, aynı zamanda etkili problem çözme yeteneği ve etkili kişiler arası iletişim becerileri gibi olumlu özelliklere sahip oldukları vurgulanmıştır. Benzer olumsuz olaylar yaşayıp da başarısız olmuş bireylerin psikolojik sağlamlık düzeylerinin geliştirilerek, karşılaştıkları sorunların üstesinden daha kolay gelecekleri ya da bu streslerden en az zararla kurtulabilecekleri çalışmalarla ortaya konmuştur (2).

Aslında İkigai kelime anlamından fazlasını içeren bir japon felsefesi. İkigai’miz bize psikolojik sağlamlıkla birlikte içilen kahvenin, yenilen yemeğin tadını, dinlediğiniz müziğin melodisini, oturulan sandalyenin konforunu, çevredeki insanların sesini, havanın sıcaklığını ve rüzgarı fark etmeyi, yaşamda/o anda kalmayı,  keyifli zaman geçirmeyi ve yaptığımız iş/meslek her ne ise ona aşık olmayı getirmektedir.

Tarakçı & Yıkılmaz tarafından 2023 yılında meslek aşkı üzerine yapılan bir araştırmada; meslek aşkı kavramının uluslararası literatürde Türkçe karşılığı “çağrı” olan “calling” kavramı ile ifade edildiği, mesleğe duyulan büyük tutkudan bir çağrı olarak bahsedilme sebebinin ise, işe anlam ve değer katan bu duygunun kutsal bir çağrı olarak görülmesinden kaynaklandığı ileri sürülmüştür. Yapılan bu araştırmada; dokuz makale, dört yüksek lisans tezi olmak üzere toplamda on üç çalışmanın sonuçları incelendiğinde, meslek aşkı ile iş tatmini, mutluluk, iş performansı arasında olumlu ilişkiler olduğu tespit edilmiştir (3).

İkigai, hayatın geneline yayılan bir tutkuyu kavramsallaştırdığı için Japonların uzun ve mutlu yaşam sırrı olarak da ifade edilmektedir. İkigaisini keşfeden bir kişi meslek aşkını yani çalışmayı şöyle ifade etmektedir: “Çalışmıyorum sevdiğim şeyi tutkuyla yapıyorum.”

Süleyman BAŞ

Uzman Sosyal Çalışmacı