
Film Künyesi
Vizyon Tarihi: 2010
Tür: Biyografi / Dram
Yapım : İngiltere / ABD / Kenya
Süre: 103 dk
Imdb Puanı: 7.4
Oyuncular: Oliver Litondo, Emily Njoki, Hannah Wacera
Yönetmen: Justin Chadwick
“Eğitim, sen toprak olana kadar devam eder.”
“Öğrenmek, eğlenmek demektir. O yüzden buraya eğlenmek için geldik.”
Justin Chadwick’in yönetmenliğinden izlediğimiz The First Grader, gerçek bir yaşam hikâyesinden beyaz perdeye uyarlanmıştır. Film, Kenya’da yaşayan 84 yaşındaki Kimani Maruge’nin azimli bir şekilde ilkokula başlama ve öğrenme serüvenini konu edinmektedir. Zamanında İngiliz sömürgesine başkaldırmış ve bu sebeple ailesini kaybetmiş Maruge, bağımsızlığın kıymetini ve geçmişten ders alarak bugünü inşa etmenin önemini her fırsatta dile getirerek aynı zamanda seyircilere de pek çok ders vermektedir.
-Yazı spoiler içermektedir.-
Film, Maruge’nin bahçesindeki toprağa tohumlar ektiği sırada zihninde kaybettiği karısı ve çocuklarını canlandırması ile başlamaktadır. Tohumların can bulup fidana dönüşmesi için çabalarken öldürülen ailesini hatırlaması, Analitik Psikoloji’deki psişik enerjinin çalışma ilkelerinden karşıtlar ilkesine denk düşmektedir. Yaşamdaki zıtlıklar ile bireyin dengeleyici süreçleri ortaya çıkar. Örneğin; yaşam ölümü, sevgi nefreti içerir. Kaybettiği ailesine karşı daima sevgi duyarken, ailesini kaybetmesine sebep olan İngilizlere karşı nefret duymaktadır.
Maruge, bir sabah radyosunu dinlerken hükümetin herkese ücretsiz eğitim hakkı tanıdığını duymuştur ve kayıt için tek gereken doğum belgesidir. Hemen yola koyulmuştur ve kayıt olmak için okulun kapısına geldiğinde öğretmenler eğitimin sadece çocuklar için olduğu bahanesiyle onu geri çevirmişlerdir. Maruge sırasıyla okul gereçlerini, okul giysilerini tamamlamış ve azimle, inatçı kişiliğiyle kendini okula kabul ettirmiştir. Maruge’nin 84 yaşında olmasına rağmen okuma-yazma öğrenmek istemesindeki asıl sebep ise Kenya cumhurbaşkanının ona yazdığı mektubu merak etmesidir. Mektupta yıllarca kamplarda sömürge altında kalmasına rağmen kendi benliğini korumaktan vazgeçmediği için ona tazminat ödeneceği yazmaktadır ve Maruge mektubun içeriğini filmin son sahnelerinde öğrenmektedir. Gestalt Terapi’nin temsilcilerinden Perls’e göre eğer birey “gestalt”ı tamamlamamışsa yani bir bütün oluşturmamışsa tam anlamıyla şimdi ve burada olması mümkün değildir. Birey, geçmişe ilişkin bitmemiş ilişkilerini şimdiye getirerek bitirirse yaşamına daha sağlıklı devam edebilmektedir. Maruge’nin okula gelmesi, okumayı sökmesi ve mektupta ne yazdığını öğrenmesi bitirilmemiş işlerini bitirmeye yönelik bir eylemdir.
Maruge, okulunun ilk gününde minik arkadaşlarıyla aynı sırada yan yana oturmuş ve Jane öğretmenin öğrettiği gibi “a” harfini yazmaya çalışmıştır ancak kalemi nasıl tutacağını bilememektedir. Kalemi avucunun tam ortasına yerleştirip elini yumruk yaparak tutmaya çalışmaktadır. Öğrenme, organizmanın davranışlarında yaşantı yoluyla meydana gelen nispeten kalıcı izli değişikliklerdir. Maruge, öncesinde kalem tutma yaşantısı geçirmediği için bu yönde öğrenme davranışı gerçekleştirmemiştir. Ancak Jane Öğretmen’in elinden tutup nasıl yazacağını göstermesi ile gözlem yoluyla öğrenme davranışını gerçekleştirmiştir. Yine Maruge, okuma-yazma öğrenmek için gerekli olan kritik dönemi geçmesinden kaynaklı okuma-yazmayı öğrenebilse de çocukların eriştiği seviyeye erişememiş, belirli bir seviyede öğrenme gerçekleştirebilmiştir.
Edimsel (Operant) Koşullanma’ya göre davranış, kendi doğurduğu sonuçlardan etkilenir ve davranış pekiştirilirse davranışın gerçekleşme sıklığı artar. Öğrenciler bir soruyu doğru cevapladığında diğer öğrencilerin onu tebrik ederek alkışlaması sosyal pekiştirme sağlarken, Jane Öğretmen’in ödevini yapan öğrencilerin defterini yıldızlaması sembolik (simgesel) pekiştirme sağlamaktadır.
Sayıların öğrenildiği bir ders esnasında Maruge’nin sıra arkadaşı Kamau’yu öğretmen tahtaya çağırmış ve 5 rakamını yazmasını istemiştir. Kamau 5 rakamını ters şekilde yazmış ve öğretmenin uyarıları ile düzeltebilmiştir. Kamau defterine de bazı harfleri ters şekilde yazmakta ve bu öğrencide disleksi belirtileri görülmektedir. Zaten imkânsızlıklar içinde eğitim almaya çalışan öğrencilere bir de özel eğitim hizmetinin sunulması mümkün değildir. Bunu fark eden Maruge, Kamau’ya 5 rakamını öğretmek için bir şarkı bestelemiş ve şarkıyı söylerken 5 rakamını yazdırmıştır. Böylelikle kodlama yoluyla onun öğrenme yaşantısına da destek olmuştur. Maruge, öğrenme ve öğretmenin tadına vardıkça içsel güdülenme seviyesini de artırarak ilerlemiştir.
Köydeki veliler ise Maruge’nin o okulda eğitim almasına katlanamamış, çocuklarının eğitim hakkını sömürdüğü gerekçesiyle çeşitli isyanlar çıkarmıştır. Bu isyanlar sonucunda Jane Öğretmen çok uzak bir okula tayin edilmiş ve hem Maruge’nin hem çocukların eğitimi kendi kaderine terk edilmiştir. Bu haksızlığa dayanamayan Maruge hükümet binasına gitmiş, kendisi gibi özgürlük savaşçıları sayesinde bu günlere gelindiğini ve gerçek öğretmenlere ihtiyaç duyulduğunu etkili bir hitabetle aktarmıştır. Çatışma çözme taktiklerinden “baykuş” taktiğini kullanarak hakkını savunmuştur. Bu taktikte her iki tarafın isteklerinin mantık çerçevesinde çözümlenmesi esastır. Bu yolla Maruge, Jane Öğretmen’in tekrardan okuluna kavuşmasını sağlamıştır. Tüm bu olayların ardından neredeyse tüm haber kanalları Maruge’den ve Jane Öğretmen’den bahseder hale gelmiş, nihayetinde tüm halk hem Maruge’ye hem öğretmenlerine sevgi ve saygıyla bağlanmıştır.
Filme İlişkin İzlenimlerim
Eğitim-öğretim ve bağımsızlık kavramlarının bir toplum için önemi filmde oldukça etkileyici bir şekilde işlenmiştir. Farkındalığımız için izleyelim, izletelim.
Mine Tekin
Psikolojik Danışman