
Film Künyesi
Vizyon tarihi: 2006
Tür: Dram
Yapım: Birleşik Krallık
Süre: 93 dakika
Imdb Puanı: 7.5
Oyuncular: Andrew Byrne, Keeley Hawes, Ben Miles
Yönetmen: Simon Shore
‘‘Yazı spoiler içermektedir.’’
Otizm yaşamın ilk üç yılında beliren, sosyal etkileşim ve iletişim becerileri alanında bozulmalarla karakterize nörogelişimsel bir bozukluktur. Filme Kyle’ın yerde öfke nöbeti geçirirken annesiyle olan mücadelesiyle başlamaktadır. Kyle ayakkabı almak için mağazaya gitmek istememektedir, annesinin zorlaması Kyle’ın günlük rutinine sıkı sıkıya bağlı olduğuna ve bu rutinin dışına çıkılmasının onu öfkelendirdiğine şahit olmaktayız. Sonrasında karşıdan karşıya geçerken ayakkabısının kirlenmesi üzerine akan trafiğe rağmen yolun ortasına yatıp kalkmamasında ise tolere edilebilecek davranışların ve olayların Kyle’a olan farklı etkileri gözlemlenmektedir. Bu sahnenin sonunda annesinin insanlara bakarak gösteri bitti demesiyle yaşanılan olay izleyicilere birçok farklı bakış açısıyla sunulmaktadır. Kyle için günlük rutin davranışların dışına çıkıldığında yaşanılanlar, Nic’in Kyle’ın öfke nöbetine girdiğindeki fiziksel, duygusal mücadelesi ve izleyenlerin durum hakkında bilgi sahibi olmadan yargılayıcı tutumları sunulan bakış açılarına örnek gösterilebilmektedir.
Filmde Kyle’ın babası Rob’u çalıştığı yerde yangın tatbikatı için çalan alarmı umursamadan işine devam ederken görmekteyiz. Rob’un, arkadaşının uyarısıyla işini bırakması ve sonrasında ki konuşmada Kyle ile ilgilenmekten işlerini yetiştirememesi bu durumun iş yaşantısına olan etkisini, iş çıkışı arkadaşlarının maç izleme davetini kabul etmemesi ise bu durumun sosyal yaşantısına olan etkilerini göstermektedir. Kyle’ın üzerine kapıyı kapatması sonucu dolapta kilitli kalan Nic karakterinin hem oğlunun başına bir şey gelebilir düşüncesi hem de içinde bulunduğu durumun onda yarattığı çaresizlik sonucu duygusal boşalım yaşamaktadır. Yaşanan durumun şu ana kadar birçok alana etkisini gördük. Bu gördüklerimiz bize ailenin yapısı hakkında ipuçları vermektedir. Ailedeki sınırların katı bir hal aldığı ve geçirgenliğin giderek azaldığı gözlemlenmektedir. Ayrıca hem anne hem de baba arasında iletişimin giderek zayıfladığına ve yaşanılan durum için yansıtma savunma mekanizması kullandıklarına şahit olmaktayız. Sahilde yürüdüklerinde ise Nic karakterinin anı yaşamaktan ve anda olmaktan ne kadar koptuğunu görülmektedir. Hayatının merkezine Kyle’ı aldıktan sonra eşiyle birlikte yürüyüş yapmaktan bile keyif alamaz hale gelmesinin ve yaşanan olumsuzluklara gereğinden fazla odaklanmış olmasının olayları değerlendirme yetisinde bozulmalara yol açtığının göstergesi olduğu söylenebilir. Rob’un isteği üzerine yaşadıkları yere uzakta yatılı bir özel eğitim okuluna gittiklerinde özel eğitim öğretmeni John Havers’in otizmli öğrenciler için “Onlar kendi dünyalarında oldukça mutlular ama bizim için aynı şey geçerli değil, değil mi?” cümlesini kullanması Nic ve Rob’un otizme karşı bakış açıları ve yaklaşımlarında değişime yol açacaktır. Kyle’ın gece vakti buharlı trenleri görmek istediği sahnede Rob’un garın kapalı olduğunu anlatmak için 100 km yol gidip bu şekilde açıklamaya çalışması yaklaşımlarındaki değişimin bir örneğidir. Kyle’ı uzakta bir okula gönderme düşüncesi Nic üzerinde oğlunun okul harici bir yaşam istemesi ve şu anda yaşadığı zorluklar arasında çatışma yaşamasına sebep olmaktadır. Nic’in bu durumu hem kabul etme hem de reddetme eğiliminde olduğunu görmekteyiz. Kyle’ın durumu anne ve babasının evliliği ile ilgili sorunların artmasına neden olmaya başlamaktadır. Yatılı okula gönderme kararında yaşadıkları tartışma ilişkilerindeki kırılma noktası olacaktır. İkili arasında Virginia Satir’in Birleşik Aile Terapisinde bahsettiği iletişim biçimlerinden olan suçlayıcı boyuta tanıklık edilmektedir. Kyle’ın durumunun getirdiği zorluklar ve bunların sağlıklı bir iletişim ile ifade edilmemesi birikmeye ve sonrasında karşı tarafı suçlayıcı bir şekilde patlamaya neden olmaktadır. Her şeyi değiştiren dönüm noktası Kyle’a arkadaş olsun diye bir köpek sahiplenilmesiyle başlayacaktır. Kyle’ın Thomas için yatak hazırlayıp “uyku zamanı Thomas” şeklinde iletişim kurması yaşanacak değişimin ilk kıvılcımıdır. Kyle’ın Thomas ile bağ kurması sosyal, eğitsel ve iletişimsel yönde ilerleme kaydetmesini sağlayacaktır. Ailesinin Thomas üzerinden Kyle’a davranışları ve duyguları öğretmeye çalışması ve bunlara geri dönüşler alması doyum yaşamalarını sağlayacaktır. Thomas sadece Kyle’a iyi gelmekle kalmayıp Nic ile Rob’un tekrardan iyileştirici iletişim kurmasına vesile olacaktır. Kyle’ın sinirlenip Thomas’a vurması ve ailesinin Thomas’ı göndermek istemesi Kyle’ın duygusal yönünü açığa çıkarmasına ve Thomas’a seni seviyorum demesine yol açacaktır. Bu onun için büyük bir adımdır. Thomas’ın hastalanıp doktora götürülmesi ve Nic’in doktora sadece bir köpek değil demesi Thomas’ın aile yapısındaki yeri ve önemini göstermektedir. Birçok alanda ilerleme kaydeden Kyle’ın “Büyükanne Pat gibi çok acı çekme Thomas, eğer çok kötüleşirsen sen de cennete gidersin ama ben burada kalmanı istiyorum” şeklinde empatik tepki vermesi ve parktaki yürüyüşte ilk kez annesi ve babasına onları sevdiğini ifade etmesi duyuşsal alanda da ne derecede ilerleme kaydettiğinin birer örneğidir. Graham ailesinin eksik bir parçası vardı, Thomas’ın gelişi bu eksik parçanın aşama aşama tamamlanmasına ve aile bir bütün haline gelmesini sağladı.
“Filme ilişkin izlenimlerim”
After Thomas’da otizm ve otizmin birçok alana olan etkileri farklı bakış açılarıyla sunulmaktadır. Kyle’ın yaşadıkları, bu durumun aileye olan etkisi ve otizm hakkında bilgi sahibi olmayan insanların katı bakış açısı etkileyici bir şekilde anlatılmaktadır. Sonrasında Thomas adlı sevimli bir köpeğin beklenmedik bir kartopu etkisi yaratarak Kyle ve ailesinin yaşamına olumlu etkisine tanıklık edilmektedir. Otizm hakkında farkındalık kazandıran bu başarılı yapım, bizleri bekliyor.
Ozan ATAMIŞ
Psikolojik Danışman