Tersine Alışkanlık Kazandırma Nedir ve Nerelerde Uygulanır?

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Tersine alışkanlık kazandırma (Habit Reversal Training – HRT), Davranışçı Terapi uygulamalarından biridir. Anksiyete bozukluklarında, dürtü kontrolü bozukluklarında, tiklerde ve kompülsiyonlarda etkili olarak uygulanmaktadır. Amaç kendine zarar verici dürtüleri fark edip durdurmaya ve değiştirmeye çalışmaktır.

Tersine alışkanlık kazandırma yöntemi 1973 yılında Azrin ve Nunn tarafından geliştirilmiştir. Tersine alışkanlık kazandırmanın temel prensipleri; kendini izleme, farkındalık çalışması, dürtü kontrolü, dürtü-tepki müdahalesi veya ödünleme müdahalesidir (Bloch, Landeros-Weisenberger, Dombrowski, Kelmendi, Wegner, Nudel, Pittenger, Leckman & Coric, 2007). Bu aşamalar zarar verici ve tekrarlayıcı davranış ile ilgili kendini gözlemleyerek kayıt tutmayı, davranışı ve tetikleyicilerini fark etmeyi, davranışı azaltmaya yönelik önlemler almayı (dürtüyü dışarıdan kontrol etmeyi) ve davranışı önlemek adına dürtülerin yönlendirilebileceği farklı aktivitelerde (ödünleyici davranışlarda) bulunmayı içerir (Bloch ve ark. 2007).

Patofizyolojik temeli tam olarak bilinmeyen fakat nörobiyolojik temelli olan tiklerin tedavisinde ilaçla tedavi yöntemlerinin yanında en dikkat çekici olumlu etkileri gösteren yöntem tersine alışkanlık kazandırmadır (Himle, Woods, Piacentini & Walkup, 2006). Yani bu yöntem genellikle Tourette Sendromu (tırnak yeme, parmak emme gibi motor tiklerin ve boğaz temizleme, tiz sesler veya hayvan sesleri çıkarama gibi vokal tiklerin kombinasyonlarından oluşan bozukluk (Woods, & Miltenberger, 1995)) ve trikotillomani (saç/kaş/kirpik yolma bozukluğu (Roberts, O’Connor & Belanger, 2013)) gibi kişinin kendi vücuduna odaklı, istenmeyen tekrarlayıcı davranışlarda etkilidir. Bu davranışlar bazen kişiye zarar verici seviyede olabilmektedir ve tikler, stres ve gerginlik içeren dönemlerde artış gösterebilmektedir. Tikler; öncesinde stres ve diğer tetikleyicilerle oluşan gerginlik, tikin yerine getirilmesi sonrasında rahatlama getirir. Böylece tikler vücutta uyarım azaltıcı işlevi görür (Kapçı ve Sukhodolski, 2013). Tiklere anksiyete bozuklukları ve özellikle Obsesif Kompulsüf Bozukluk eşlik edebilir. Bu durumda tikler; kompülsiyon, yani düşüncelerin davranışsal yansıması olarak ortaya çıkabilir (Van den Eynde, Şentürk ve Naudts, 2007). Tersine alışkanlık kazandırma tiklerin veya istenmeyen davranışın ve onun tetikleyicilerinin fark edilmesini ve uyarım azaltmayı sağlayacak başka davranışların kazanılmasını sağlar. Örneğin, trikotillomanide saç çekme hareketinin kayıtları tutulup yüksek risk içeren durumların farkındalığına varıldıktan sonra, tetikleyici bir durum hissedildiğinde eldiven giymek gibi bir önlem alınabilir (Bloch ve ark. 2007). Daha sonra saç çekmek yerine bir obje kavramak / elleri başka bir şeyle meşgul etmek (Azrin, & Nunn, 1973), tikten elde edilemeleyen rahatlığı telafi etmek için kas gevşetme çalışmaları veya yürüyüş (Bloch ve ark. 2007) gibi alışkanlıklar zamanla kazanılabilir.

Çalışmalar süresince tiklerde ve semptomlarda sistematik ilerleme kaydedilmiş olsa da tersine alışkanlık kazandırma, uzun dönemli, kalıcı bir tedavi yöntemi olmamakla eleştirilmektedir (Rehm, Nedeljkovic, Thomas & Moulding, 2015). Çünkü Davranışçı Terapi ekolünün sadece semptomu azaltmaya yönelerek tiklerin ve istenmeyen davranışların altında yatan düşünsel ve duygusal etkenleri göz ardı ettiği savunulmaktadır, zira tikler birer duygusal düzenleyici görevi görmektedir (Rehm ve ark. 2015). Yani kişiyi kendine zarar verecek şekilde tekrarlayıcı davranışlara iten duygular çözülmeden semptomları azaltmak kısa süreli bir etki olabilir. Sonuç olarak tersine alışkanlık kazandırma, destekleyici diğer terapi yöntemleri ile birlikte, tiklerde ve Obsesif Kompulsif Bozukluk semptomlarında oldukça faydalı bir teknik sayılabilir.

Kaynakça

Azrin, N. H., & Nunn, G. H. (1973). Habit Reversal: A Method of Eliminating Nervous Habits and Tics. Behav. Res. & Therapy, 11, 619-628.

Bloch, M. H., Landeros-Weisenberger, A., Dombrowski, P., Kelmendi, B., Wegner, R., Nudel, J., Pittenger, C., Leckman, J. F., & Coric, V. (2007). Systematic review: pharmacological and behavioral treatment for trichotillomania. Biol Psychiatry, 62(8), 839-846.                                                                                                                                           doi: 10.1016/j.biopsych.2007.05.019

Himle, M. B.,  Woods, D. W., Piacentini, J. C., & Walkup, J. T. (2006). Brief Review of Habit Reversal Training for Tourette Syndrome. Journal of Child Neurology, 21(8), 719-725.                                                                                    doi:10.1177/08830738060210080101

Kapçı, E. M. ve Sukhodolsky, D. (2013). Alışkanlığı tersine çevirme eğitiminin Tourette sendromundaki tiklerin tedavisinde uygulanması. Anadolu Psikiyatri Dergisi, 14, 167-173.

Rehm, I. C., Nedeljkovic, M., Thomas, A., & Moulding, R. (2015). The Role of Cognitions and Beliefs in Trichotillomania: A Qualitative Study using Interpretative Phenomenological Analysis. Behaviour Change, 32(4), 209-230.        doi:10.1017/bec.2015.11

Roberts, S., O’Connor, K., & Belanger, C. (2013). Emotion regulation and other psychological models for body-focused repetitive behaviors. Clinical Psychology Review, 3(6), 745-762.

Van den Eynde, F., Şentürk, V. ve Naudts, K. (2007). Yeme Bozukluğunu Taklit Eden Tourette Sendromu. Türk Psikiyatri Dergisi, 18(4), 375-378.

Woods, D. W., & Miltenberger, R. G. (1995). Habit reversal: a review of applications and variations. J Behav. Ther. & Exp. Psychiatry, 26(2), 123-131.

                                                                                                  Feride Zeynep Sayın

                                                                       Aday Psikolog / Yeditepe Üniversitesi