PEDAGOJİK DEĞERLER SERİSİ – 8

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

Pedagojik değerler serimizin yedinci bölümünde bireylerin mutlu olma ihtimalleri ve huzur arayışları üzerinde etkili olan çok önemli iki değerden, hayal ve azim kavramlarından bahsetmiştik. Mutluluk ve huzura ulaşma serüveninde hayal ve azmin yanında değinmemiz gereken çok önemli iki değer daha vardır. Bunlar bu serüven boyunca bireye eşlik edecek vazgeçilmez değerlerdir.

Bunlardan ilki bireylerin başarı, mutluluk ve dolayısıyla huzura ulaşabilmeleri için en etkili güdüleyicilerden biri olan heyecandır. Bireyler heyecanları sayesinde amaçlarına ulaşmaya daha istekli olurlar. Bu doğrultuda düşünüldüğünde anne-babaların ve öğretmenlerin çocuklara karşı tutumlarında daha dikkatli davranmaları gerekmektedir. Herhangi bir çalışma veya etkinlik fikri karşısında onlara küçümser, alaylı veya değersiz bir tutum göstermeleri çocukların heveslerini kıracak ve başka girişimlerde bulunma isteğini dahi köreltecektir. Daha destekleyici, teşvik edici, samimi ve saydam bir karşılama ise çocukların özgüvenini, özsaygısını ve girişimcilik duygularını destekleyecektir.

Mutluluk ve huzur arayışında bireylere eşlik etmesi gereken bir başka değer ise umuttur. Bireyler hedeflerine ulaşmak için hayaller kurarlar, azimle çaba harcarlar ve büyük bir heyecan duyarlar. Ancak hedeflere ulaşmak ve huzuru yakalamak için bu süreç boyunca bazı işlerin ters gidebilme olasılığını da göz ardı etmemeleri, bunun farkındalığı ile yollarına devam etmeleri gerekmektedir. Bu bilinçle hareket etmek olası bir terslikte daha soğukkanlı ve akil davranmaya yardımcı olacaktır. Aynı zamanda böyle bir tutum, daha sağlıklı kararlar almaya ve dolayısıyla hedeflere ulaşmaya olumlu katkılar sağlayacaktır. Umudu ve gerçekçiliği bir arada tutabilmek demek, hayallere sıkı sıkı bağlanmak demektir.

Şimdiye kadar bahsi geçen hayal, azim, heyecan ve umut değerleri bireylerin amacına ulaşmak için bireysel olarak etkilendiği değerlerdi. Ancak her birey aynı zamanda bir toplumun üyesidir. Bireysel amaçlarımızdan birçoğu toplumsal etkileşimlerden doğmakta ve aynı şekilde yine topluma da etki etmektedir. Buradan ulaşmak istediğimiz nokta ise kişisel hedeflerin ve çabaların başka bireylerin de yaşamına katkı sunabilecek bir değer taşıması, hep birlikte daha iyiye ulaşma amacı gütmesi gerekmektedir. Bu amaç da ancak bireylerin hem kendilerine hem de çevresinde bulunanlara karşı vefalı ve iyi niyetli tutumlarıyla gerçekleşecektir. Vefalı olmak; unutmamak, karşılıklı sevmek ve karşılıklı mutlu olmak demektir. İyi niyet ise sanıldığı gibi saflık benzeri olumsuz bir tutum değil aksine sağduyulu ve empatik bireylerin edindiği bir tutumdur. Böylelikle daha sağlıklı, empatik, etkileşimi kuvvetli ve gelişmeye açık bireyler, aynı zamanda toplumlar ortaya çıkacaktır. Bu da hem bireysel hem de toplumsal mutluluğa ve kalıcı huzura ulaşmaya katkı sağlayacaktır.

Pedagojik değerler yazı dizisinin dokuzuncu bölümünde hata, alçak gönüllülük, bağışlamak, barış, dürüstlük, etik, estetik ve erdem değerlerinden bahsedeceğiz.

Görsel Kaynakça:

* https://cf.kizlarsoruyor.com/q8702822/5c4f8077-1cd6-45dc-941c-aaa5fcbbce6e-m.jpg

*https://cdnd.anadolusaglik.org/blog/crops/600×340/mutlu_olmak_nedir_66875.jpg

Nursena Aluçluer

Psikolojik Danışman