”Çalışsa Yapar Ama Bizim Çocuk Tembel”

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

‘’Bir düşünün; her çocuğun kendine özgü yetenekleri, kapasitesi ve hayalleri vardır. Ama yok öyle! Herkes aynı yarışta, aynı şekilde yetişmeli. Beş parmağın bile beşi bir değil. İsterseniz itip çekin, aynı hizaya getirmeyi deneyin. Parmaklarınız kırılır. Yarışlara bu kadar meraklıysanız çocuk değil yarış atı yetiştirin. Çocuğunuzu sizin bu hırsınızın ağır yükü altında ezilmesine zorlamanız, çocuk işçiliğinden de beter.”

Taare Zameen Par

 

Öğrenme Güçlüğü (bireyin okuma, yazılı anlatım ve/veya matematik alanında güçlükler gösterdiği nörogelişimsel bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Öğrenme Güçlüğü’nün temel özelliği; normal zeka düzeyine rağmen bireyin okuma, matematik ve yazılı anlatım becerilerini de içeren bilişsel süreçlerde ortaya çıkan bozulma olarak ortaya çıkmasıdır (Açıkgöz, 2019).

Özgül öğrenme bozukluğu belirtileri aileler tarafından yoğun olarak okul döneminde fark edilir. Ailelerin başvuru nedenleri; çocukların okuma-yazmasında güçlük, sosyal ilişki sorunları, okul korkusu ve dikkat eksikliğidir. Özgül Öğrenme Bozukluğu olan çocukların akademik başarıları genellikle değişkendir. Çocuklar bazı alanlarda normalin üstünde bir başarıya sahipken bazı alanlarda güçlükler yaşar. Aile veya öğretmenler tarafından bu durum “Sevdiği, istediği şeyleri yapabiliyor ama zora gelince kaçıyor” olarak yorumlanabilir. Okuma işlemi görsel algı ve dikkatle yakından ilişkili olduğu için 1. sınıfta okumada gecikme gözlenir, ilerleyen sınıflarda matematik ve geometride sorunlar belirginleşir (Doğan, 2012; Akt., Özyürek, 2019).

Özgül Öğrenme Bozukluğu’nun erken tanı ve müdahale açısından okul öncesi dönem oldukça önemli ve kritik bir dönemdir. Bu dönemde çocuklar okuma, yazma ve matematik gibi akademik becerilerini ilk kez sergilemeye başlarlar. Akademik hayatının gelecek yıllardaki performansları bu dönemde yapılacak olan düzenlemelere bağlı olarak şekillenir (Demir, 2005A; Akt., Açıkgöz, 2019).

Okul Öncesi Dönemde Görülen Belirtiler:

  • Dil alanı: Yaşa uygun olmayan sözcük dağarcığı, konuşma gecikmesi, sözcük bulmak ve bilinen objeleri isimlendirmekte güçlük yaşanır. Nesnelerin isimlerini (masa-sandalye vb.) sıklıkla karıştırırlar. Ses veya hecelerin ardışıklığını (şeftali-feştali vb.) fark etmekte zorlanırlar, sözcüklerdeki seslerin (sifon-fison vb.) yerlerini karıştırırlar, sözcükleri telaffuz (para-pala vb.) etmekte güçlük çekerler. Bu nedenle ÖÖB riski taşıyan çocukların konuşmaları yabancılar tarafından anlaşılamaz ve bu çocuklar söylemek istediklerini düzgün cümlelerle ifade etmekte zorlanırlar. Ayrıca dinleme ve dinlediklerini aktarmada da güçlükleri belirgindir. Öykü anlatılmasına ilgileri yoktur.
  • İşitsel ve görsel bellek alanı: Şiir ve şarkıları, çevresindekilerin isimlerini, gördüklerini ve yaşananların sıralamasını yapmakta güçlük çekerler. Tekrarlanan rutin işleri (yatmadan önce dişlerini fırçalamak gibi) hatırlamakta zorlanırlar.
  • Algısal ve kavramsal alan: Sayı-renk-harf gibi kavramları öğrenmede, zaman ve mekân algısında ve sağ-solu öğrenmede, benzer sembolleri ayırt etmede ve benzerlik-farklılık kavramlarının gelişmesinde, şekil-zemin ayrımında güçlük yaşarlar. Ayrıca sözel yönergeleri anlamada zorluk, sınıflandırma-gruplama, sıralama zorlukları, yer-yön karıştırma gibi güçlükler gözlenir.
  • Motor koordinasyon ve organizasyon alanı: Çizim yapmaya karşı isteksizlik, düğme ilikleme-açma, makas ve çatal-kaşık kullanımında zorluk, ayakkabı bağlama, geometrik şekilleri kopyalamada zorluk ve kalemi ters tutma gibi incemotor becerilerde sorunlar gözlenmektedir. Ayrıca ÖÖB olan çocukların el tercihlerinde gecikme ve sol eli tercih etme gözlenir. Yap-boz ve lego vb. motor beceri gerektiren oyuncaklarla oynamada isteksizlik, kesme-yapıştırma-boyama faaliyetlerine ilgisizlik, kalemi yanlış tutma, şekillerin çizimine yanlış yönden başlama gibi ince motor alanda sorunlar gözlenir. Kaba motor alanda ise koordinasyon güçlüğü (bisiklet sürmede güçlük) ve sakarlık gözlenir. Plan yapamamak, düşünmeden harekete geçmek, öz bakım becerilerinde (giyinme, el yıkama vb) zorluk yaşarlar.
  • Dikkat ve sosyal alan: Keşfetmeye yönelik oyunların olmaması, akranlarıyla iletişimde zorluk, dikkat gerektiren oyunlardan kaçınma, dikkat sorunları, hareketlilik, bir işe devamlılıkta zorluk, düşünmeden hareket etme, hayal kırıklığı yaşadığı durumları kabul edememe, arkadaşları ile oyunları sırasında aşırı tepkiler, uygunsuz duygusal tepkiler gözlenir. Ayrıca sözlü yönergeleri dinlemek ve izlemekte zorluk yaşarlar.

Okul öncesi dönemde ÖÖG olan çocukları erken tanılayıp uygun destek eğitim programları ile desteklemekte oldukça geç kalınmaktadır. Bunun sonuçları olarak; çocukların büyük bir kısmı okula başlamalarıyla birlikte birçok yönden (akademik sosyal, dil vb.) okula hazır olmadıkları için problemler yaşamaktadır. Bu problemler, öğrenmeye karşı tutumlarını etkilemekte ve kendilerine yönelik olumsuz yüklemeler geliştirmektedir (Açıkgöz, 2019). Özgül Öğrenme Bozukluğu’nun tanı ve değerlendirme sürecinin disiplinler arası bir çalışma gerektirmesinin yanı sıra tedavi süreci de aile, okul ve çocuğun tüm hayatının düzenlenmesine ilişkin bir sür

eci beraberinde getirmektedir.

 

KAYNAKÇA

  1. Açıköz, G. (2019). Öğrenme Güçlüğü Risk Grubunda Olan Anasınıfı Çocuklarının Özelliklerinin Aile Ve Öğretmen Görüşlerine Göre Belirlenmesi (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Gazi Üniversitesi, Ankara.
  2. Özyürek, Ö. (2019). Özgül Öğrenme Güçlüğü Tanısı Olan Bir Grubun Belirti Şiddeti, Annelerinin Ebeveynlik Tarzlarına Dair Çocukların Algıları, Annelerin Stresle Başaçıkma, Ebeveynlik Yetkinliği Ve Ödev Çatışması Açısından, Kontrol Grubu İle Karşılaştırılarak İncelenmesi (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Hacettepe Üniversitesi, Ankara.

 

Büşra Yılmaz

Psikolojik Danışman