Kalite Dünyasına Doğru Bir Keşif

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Glasser kuramında psikolojik problemlerin kaynağının birtakım zihinsel bozukluklar olduğu görüşüne katılmayarak bireyin seçimlerinin sorunların gerçek kaynağı olduğunu, davranışçı kuramlar başta olmak üzere diğer danışma kuramlarının söylediğinden farklı olarak davranışlarımızın dış faktörlerin etkisiyle değil, “Kalite Dünyası” denilen kendi iç faktörlerinin etkisiyle yönlendirildiğini söylemektedir (Cameron 2009; Akt. Tanrıkulu, 2013). Bu kurama dayalı olarak ortaya konan gerçeklik terapisi de danışanları, insanlarla doyum sağlayıcı ilişkiler geliştirme ihtiyaçlarını karşılama noktasında daha etkili seçimler yapabilmelerinde onları eğitme esasına dayanmaktadır (Corey, 2008).

Glasser, bilinçaltının analizi ya da bireyin davranışının yargılanmadan kabul edilmesi gibi düşüncelere karşı çıkmakta, bunun yerine bireylerin, kendi davranışlarının sonuçlarını kabul etmeyi ve başkalarının haklarını çiğnemeden sorumlu bir biçimde yaşamayı öğrenmeleri gerektiğini savunmaktadır (Yontar, 2007).

Gerçeklik terapistleri genel olarak problemin temel kaynağını mutsuz bir ilişki ya da ilişki kuramamakta ararlar ve terapide hızlıca bu konulara odaklanırlar. Bu süreçte ise danışanın içinde bulunduğu ilişkide yalnızca kontrol edebileceği durumlara dikkati çekerler. Terapi sürecinde danışan tarafından gelebilecek şikayet etme, diğerlerini suçlama ve eleştirme gibi eğilimlere asla izin vermezler (Cameron, 2010; Akt. Akpınar ve Öz, 2013).

Glasser “kuramın temel amacı, bireyin kendi davranışlarının sorumluluğunu yüklenmesidir ki bu da ruh sağlığına eşittir.” demektedir.

Gerçeklik Terapisinin İlkeleri

  1. İlişki: Sıcak, kabul edici, içten, anlayışlı, gerçekçi, ilgili bir danışman şarttır. Gerek sözel, gerekse sözel olmayan mesajlarda bunu danışana iletebilmelidir. İlgili bir danışman, uygun durumlarda, kendi deneyimlerini danışanla paylaşabilir. Danışmanın danışanın yeteneklerine, kendi ihtiyaçlarını gerçekçi yollardan karşılama gücüne güvenmesi ve bunu ona anlatabilmesidir.
  2. Davranışlara Duygulardan Daha Çok Odaklanma: İnsanlar davranışların farkına varmadan, olumlu benlik algısı geliştiremez, kendilerini başarılı göremezler. Duygularımızdan ve fizyolojimizden çok düşünce ve davranışlarımız üzerinde bir kontrole sahip olduğumuz görüşü gerçekçi terapinin temel prensibidir.
  3. Şimdiye Odaklanma: Gerçeklik terapisi danışanın şimdiki yaşamıyla ilgilidir. Bu danışanın iyi ya da kötü olan yaşamının geçmişte kaldığı, değişemeyeceği ve sabit olduğu inancından kaynaklanır. İnsanlar sadece şu an ve gelecek üzerinde çalışabilirler.
  4. Değer Yargısı: Danışanlara, kendi davranışlarına ilişkin değer yargılarına sahip olmayı ve başarısızlıklarına sebep olan tüm davranışlarına son vermeyi öğretir.
  5. Plan Yapma: Terapistin başlıca yöntemlerinden birisi de davranış değişimini sağlayacak plan yapmasıdır. Yapılmış basit bir plan, danışanı, karmaşık bir plandan daha çok değişime götürür. Planlar danışanın ve danışmanın arasında imzalanmış kontrata yazılmalıdır. Eyleme geçmesi için cesaretlendirir.
  6. Anlaşma: Gerçeklik terapisinin yapı taşlarındandır. Anlaşma yapmak ve yapılan anlaşmalara uymak danışana bir kendilik değeri ve olgunluğu kazandırır.
  7. Özür Kabul Etmeme: Terapistin tüm danışanlarının anlaşmalara sadık kalacaklarını, tüm planların başarıyla yerine getirileceğini düşünmesi hata olur. Planlar bazen başarısızlığa uğrayabilir. Ancak terapist danışana asla özür kabul etmeyeceğini açık bir şekilde anlatmalıdır.
  8. Cezadan Kaçınmak: Glasser’e göre ceza, eski ahlak sisteminin bir ögesidir. Seçim teorisinde cezaya yer yoktur.  Ceza danışan danışman ilişkisini bozabileceği gibi, danışanda istenen davranışın değişimini geliştirmez (Corey, 2008).

Gerçeklik Terapisi Teknikleri:

  1. Ustaca Soru Sorma Tekniği: Diğer yaklaşımlara göre değerlendirildiğinde gerçeklik terapisinde soru sorma tekniği daha fazla kullanılmaktadır. Terapist etkileşim sürecine, danışanın paylaştığı sorunları ve yaşantıları dinleyerek, ustaca sorular sorarak başlamalıdır. ‘Hayatına nasıl devam etmek istiyorsun?’, ‘Senin hayatınla ve sorunlarınla ilgili kontrol kimin elinde?’ gibi sorular yardımıyla danışanın ihtiyaçlarını nasıl karşılamak istediği anlamaya çalışılmalı ve danışan bu isteklerini açıklamaya teşvik edilmelidir. Danışanlara yaşamlarının her yönünü açıklaması için fırsat verilmelidir.
  2. Kişisel Gelişim İçin Kendi Kendine Yardım: Soru sorma tekniği ile kullanılan bu tekniğin amacı danışanın kendi istek ve ihtiyaçlarını kendi kendine değerlendirmesine ve kendini geliştirmesine yardım etmektir. Oturumlar dışında yaşanan çıkmaz durumlar karşısında, danışana sergilediği davranış ona fayda sağlamakta mıdır? sorusunu kendisine sormasını ve kişisel olarak kendini irdelemesini sağlamaktadır.
  3. Yüzleştirme Tekniği: Danışanların yaşamdaki amaçlarıyla, sergiledikleri davranışlar arasındaki uyumu görmeleri açısından etkili olmaktadır. Danışanların sorumluluklarıyla ve sorumluluklarını alıp almama durumu ile yüzleşmeleri gerekmektedir.
  4. Mizah Tekniği: Gerçeklik terapistleri etkili bir terapi için mizahı gerekli görmektedir. Terapist ile danışan arasında sağlam bir terapötik ilişki kurulduktan sonra mizah kullanılabilir.
  5. Paradoksal Teknikler: Danışandan problemli davranışı abartarak yapmaya çalışması istenilmektedir. Paradoksal teknikler depresyon, fobik bozukluklar ve korkularla uğraşmada başarılı olmaktadır.

Danışanlar yaşamlarını daha etkili bir şekilde kontrol edebilmek için, yaşamdan istedikleri şeyleri daha olumlu ve daha etkili yollar kullanarak nasıl elde edeceklerini öğrenmelidir. Danışanlar çaba gösterirlerse değişebilirler böylece daha etkili ve doyum sağlayıcı bir yaşam sürebilirler  (Karahan ve Sardoğan, 2016).

KAYNAKÇA

Akpınar, O. ve Öz, F.S. (2013). Gerçeklik Terapisi: Özellikler, Temel Kavramlar, Tedavi, Uygulama ve Değerlendirme. Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi. 43, 1-22.

Corey, G. (2008). Psikolojik Danışma, Psikoterapi Kuram ve Uygulamaları. (Çev. T. Ergene). Ankara: Mentis Yayıncılık.

Karahan, F., ve Sardoğan, M. E. (2016). Psikolojik Danışma ve Psikoterapide Kuramlar. Ankara: Nobel.

Tanrıkulu, T. (2013). Siber Zorbalıkla İlgili Değişkenlerin İncelenmesi Ve Gerçeklik Terapisi Yönelimli Bir Müdahale Programının Siber Zorbaca Davranışlar Üzerindeki Etkisi (Yayınlanmamış Doktora Tezi). Sakarya Üniversitesi, Sakarya.

Yontar, A. (2007). Sorumluluk Eğitiminde Ceza Uygulamalarına İlişkin İlköğretim 5. Sınıf Ögretmen ve Öğrenci Görüşlerinin İncelenmesi (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Çukurova Üniversitesi, Adana.

GÖRSEL KAYNAKÇA

https://weheartit.com/jilli31/collections/158460537-charlotte-hargreeves-umbrella-academy

https://seyler.eksisozluk.com/arthur-schopenhauerin-ozgur-irade-hakkindaki-pek-bilinmeyen-gorusleri

Gül Nida EVİN

Psikolojik Danışman