Babaların Doğum Sancısı

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Bir çocuğun dünyaya gelmesi aile için sevindirici bir durum olmasının yanında bazı problemleri de beraberinde getirmektedir. Aileye yeni birinin katılması, aile üyelerinin rollerinde bazı değişikliklere neden olur ve aile üyelerinin sorumlulukları artar. Çiftler, doğum sonrasında; anne baba olmaya hazır olmadıklarını fark etme, başarısız olma, kendilerini yetersiz görme gibi durumlar yaşayabilir. Bu durum anne-babaların bebek bakımına yönelik özgüvenlerini azaltmakta ve ebeveynde kaygı ve strese neden olmaktadır. Doğum sonrası strese giren kişi genellikle anne olarak görülür ve problemler tek taraflı yani annenin yaşadıkları üzerinden incelenir. Bu yüzden de toplumumuzda doğum sonrası annenin yaşadığı psikolojik öykü çok bilindiktir ve normal karşılanmaktadır. Peki, doğum sonrasında yaşanan depresyona sadece anneler mi girer?

Bu soruya cevap verilmesi gerekirse; gebelik, doğum ve doğum sonu dönemde değişimi, yenilikleri, rolleri ve artan sorumlulukları yaşayan sadece anne değildir. Babalar da anneler gibi doğum sonrasında rol çatışması yaşamaktadır. Örneğin; eğer ailede anne çalışmıyor ve baba ailenin geçimini tek başına üstleniyorsa; aileye yeni bir üyenin katımıyla bu durum ailenin geçimini olumsuz etkiler. Yani babanın dünyasında önemli değişiklikler görülür. Baba doğum sonrasında babalık rolünün getirdiği sorumlulukları yerine getirmeye çabalarken; aynı zamanda hem kişisel ihtiyaçlarıyla hem de iş yaşantısındaki problemlerle başa çıkmaya çalışmaktadır. Bu denge kurulamadığında da baba sorumluluklarını yerine getirmekte hatta mutlu bir yaşam sürdürebilmekte zorlanmaktadır (Uludağlı, 2017, s. 270). Babanın bu stresörlerle başa çıkamaması kendisini kötü hissetmesine yahut bazı ruhsal sorunlar yaşamasına neden olabilir. Babada yeni doğan çocuğun bakımı ve gelişiminde daha fazla sorumluluk hissetmesi ve üstlenmesi, diğer aile üyelerinin gereksinimlerinin yeterince karşılanamaması gibi güçlükler ve gelecekle ilgili kaygılar oluşabilir. Kısaca; artan sorumluluk, babalık baskısı, çocuk sahibi olmanın getirdiği masraflar, bunun sonucunda değişen yaşam tarzı, eşle değişen ilişki, uykusuzluk ve artan ev işleri gibi nedenler babaları depresyona itebilir.

BBC’ de yayınlanan “Doğum sonrası babalar da depresyona girebiliyor” başlıklı haberde Mark Williams’ın, oğlunun 24 saat süren komplikasyonlu bir doğumu sonucunda depresyona girdiği görülmekte. Haberde Williams’ın, doğum sürecinde eşinin ve oğlunun hayatından büyük endişe duyduğu belirtilmektedir. Williams uzun süren doğumun ardından eşine ve oğluna bakmak için işinden ayrılmış, sonrasında da borç içinde yaşamaya başlayınca, depresyona girdiğini anlamıştır. Ama bu durumu kimseye anlatamadığını ve bir gün otoparkta gözyaşlarına boğulduğunu ifade etmektedir. Williams derdini kimseye açamamasından dolayı artık yaşadıkları birden ağlayarak ortaya çıkmıştır. Hem geçim sıkıntısı çekmesi hem de eşinin ve çocuğunun sağlığı Williams’ın depresyona girmesine sebep olmuştur. Doğum sırasında yaşadığı sıkıntıları yakınlarına, arkadaşlarına, eşine anlatamadığı için içine atmıştır. Görülmektedir ki depresyona girmiş birey için sosyal destek son derece önemlidir. Hem maddi hem manevi açıdan destek görmemesi Williams’ı depresyona bir adım daha yaklaştırmıştır (“Doğum sonrası babalar”, 2017).

Başka bir pencereden bakıldığında; babalık sadece biyolojik olarak baba olmaktan öte, toplumun babalığa yüklediği anlam ile şekillenmektedir. Toplumdaki erkeğe yüklenen cinsiyet rollerinin getirdiği görevler düşünüldüğünde babanın doğum sonrasında yaşadığı stresi çok garip karşılamamak gerekir. Babanın sırtına binen sorumluluğun ve korunmaya, bakıma ihtiyaç duyan kişinin artması babanın kendisini strese sokar ve çaresiz hissettirir. Annenin hamilelik dönemindeki hormonlarının seviyesindeki değişimle ve doğum sonrası yaşadığı psikolojiyle baba aileyi kanatlarının altına alma ihtiyacı hisseder. Ülkemizde belki de bu sebeplerden ötürü; babaların depresyona girmesiyle beraber duygusal süreçler yaşaması pek normal karşılanmamaktadır. Erkekler, depresyonlarını saklamaya ya da içlerine kapanmaya daha meyilliler. Bu yüzden de babaların bu süreçleri bastırmaları kötü hissetmelerine, mutlu olamamalarına neden olur. Bu bastırma ileride babalık rolünün sorumluluklarını yerine getirememeye neden olduğunda çocuğunun gelişimini bile etkilemektedir. Tabi tüm bunları yaşarken çevreden gelen sosyal destek çok önemlidir. Hatta babanın çocukken babasından gördüğü ilgi ve alaka bile kendi babalık rolünü etkileyip, stresörlerle nasıl savaştığına ve kendi sınırlarını ne kadar aşabildiğine kadar etkisini gösterebilir.

White British Father Feeling Depressed At Baby’s MealtimeWhite British Father Feeling Depressed At Baby’s Mealtime

Babalarda, annelerdeki gibi biyolojik değişim görülmediği sanılsa da yapılan başka bir araştırmaya göre doğum sonrası hormonal değişimlerin sadece annede görülmediği babanın da davranışlarını etkileyen pek çok hormon ( prolaktin, oksitosin, vasopressin vs.) düzeylerinin yükseldiği ve babalık davranışını başlattığı bilinmektedir (Ergin ve Özdilek, 2014, s. 4). Hormonların etkisiyle de babalarda doğumdan sonra zaman zaman ağlama gibi duygusal davranışların görülmesi gayet doğaldır.

Tüm bu yazılanlara bakıldığında doğum sonrası yaşanan depresyonun, sadece annelerde değil babalarda da görüldüğü dikkat çekmektedir. Nasıl doğum sonrasında annelerin yaşadığı depresyon bu kadar bilindikse ve buna karşın önlem alınıyorsa; babaların doğum sonrasında yaşadıkları depresyon da o kadar kayda değer olmalı ve mutlaka babalara psikolojik destek sağlanmalıdır. Bu nedenle babalık rolü algısını artıracak uygulamaların desteklenmesine ve medyada babaların babalık rolüne uyumunu kolaylaştıracak içerikteki yayınların yapılmasına yönelik çalışmaların gerekliliği ortadadır.

Büşra Akçay

Üsküdar Üniversitesi

 

Kaynakça:

  1. Doğum sonrası babalar da depresyona girebiliyor. (2017, 26 Ekim). Erişim adresi: http://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-41748102
  2. Uludağlı, N. P. (2017). Psikolojik Sağlık Açısından Yetişkin Olma. Current Approaches in Psychiatry/Psikiyatride Guncel Yaklaşımlar9(3).
  3. Ergin, A., & Özdilek, R. (2014). Değişen Babalık Rolü ve Erkek Sağlığına Etkileri. Hemşirelikte Eğitim Ve Araştırma Dergisi11(1), 3-8.

Görsel Kaynakça:

  1. http://www.dailymail.co.uk/health/article-5061635/Third-dads-think-hurting-child.html
  2. https://www.nytimes.com/2017/10/17/well/family/can-fathers-have-postpartum-depression.html?partner=IFTTT
  3. https://healthbeat.spectrumhealth.org/can-dads-get-the-baby-blues/