ÇOCUK VE BÜYÜKANNE/BÜYÜKBABA

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Toplumun en küçük birimi olan ailede çocuk yetiştirme görevi anne, baba, büyükanne ve büyükbaba, akrabalar, komşular, bakıcı gibi birçok kişi tarafından gerçekleştirilebilmektedir. Çocuğun bakımını üstlenenler ve kişi sayısı aile yapılarına göre değişebilmektedir. Aile yapılarını incelediğimizde ilk olarak geniş ( geleneksel) aile yapısı yer alır. Geniş aile anne, baba, çocuğun yanında büyükanne ve büyükbabanın ya da birden fazla kuşağın bir arada yaşadığı aile yapısıdır (Arpacı ve Bekar, 2013). Bu aile tipinde her kuşağın kendine özgü değeri vardır ve çocuklar geleceği ve umudu, yetişkinler bugünü ve gücü temsil ederken yaşlılar da geçmişi ve bilgeliği temsil eder ( Altan ve Tarhan, 2018).  Bir diğer aile yapısı ise sanayileşme ile artan çekirdek aile yapısıdır. Bu aile yapısında aile anne, baba ve çocuktan oluşmaktadır. Sanayileşme ile birlikte aile yapıları, ailenin kişi sayısı, sosyal roller değişse de temel olarak çocuğun kişiliğinin oluşmasında, sosyal rolleri öğrenmesinde, değerleri kazanmasında aile kurumu hala ilk basamakta yer almaktadır ( Apaydın, 2001). Kadınların iş yaşamına geçmesinin artmasıyla çocuk bakımını ya bir bakıcı ya da büyükanne/büyükbaba üstlenmektedir.  Büyükanne/büyükbaba ve torunlar arasında olan etkileşim sayesinde üçüncü kuşak olan çocuğa kültür aktarımı sağlanırken büyükanne ve büyükbaba içinse bu durum manevi bir doyum sağlar ( Çiftçi, 2008; Akt. Altan, Tarhan 2018).  Aynı zamanda büyükanne/büyükbaba torunlarına bakarken kendi çocuklarına araçsal olarak yardımda bulunduğu için kendilerini sosyal olarak daha işe yarar görmekte ve bu durum onları sosyal ve psikolojik yönden olumlu etkilemektedir ve geleceğe bakışlarında daha olumlu oldukları gözlenmiştir ( Durak, 2016; Akt. Altan, Tarhan, 2018).  Çocuklar anne ve babaları ile yaşadıkları çatışmaları, otorite mücadelelerini büyükanne ve büyükbabaları ile yaşamamaktadır. Bu sebeple büyükanne ve büyükbabalar torunları ve ebeveynleri arasında arabulucu bir rol oynamaktadırlar ( Çiftçi, 2008; Akt. Arpacı, Bekar, 2013).  Bunun yanı sıra ikinci bir çocuğun olmasıyla anneye yardımda bulunmada özellikle büyükanneler büyük bir rol oynamaktadır. Büyük torunla büyükanne ilgilenirken ikinci çocuğun bakımını anne üstlenir ve bunun sonucunda aile bireyleri arasındaki bağlar artmaktadır ( Duyar, 2005). Büyükanne ve büyükbabaların çocukların sosyal gelişiminde de önemli bir rolü vardır. Torunları ile kurdukları iletişim tarzı, koydukları kurallar sayesinde sosyal gelişimlerini büyük derecede desteklerler. Torunları ile oynadıkları oyunlarla anlattıkları hikayeler, söyledikleri ninniler ile dil ve zihin gelişimini desteklerken koydukları kurallar ve bu kurallar sonucu ödül ve ceza ahlak gelişimini desteklerler ( Altan, Tarhan, 2018).

Büyükanne ve büyükbaba ile birlikte bir arada olmanın olumlu yönleri olduğu gibi olumsuz yönleri de bulunmaktadır. Arpacı ve Bekar’ın (2013) yaptığı araştırmaya göre bazı çocuklar büyükanne ve büyükbabaları ile alışverişe gitmek, parka gitmek gibi aktivitelerde bulunarak onlarla vakit geçirmeyi olumlu görürken bazıları ise büyükanne/büyükbabaların çocukların arkadaşlarına ve hayatlarına çok fazla müdahale ettiklerini ya da diğer torunlarını kayırma gibi davranışta bulunduklarından dolayı onlara karşı daha olumsuz görüşlere sahiptir. Olumlu veya olumsuz düşünmenin yaşla ilgili etkisi olduğu da görülmüştür. Yaşça küçük olan çocuklar daha büyük olanlara göre büyükanne/büyükbabalarına karşı daha olumlu bakış açısına sahiptir. Cinsiyet açısından incelendiğinde ise kız çocuklarının daha olumlu görüşlere sahip olduğu görülmüştür.

Sanayileşme ve aile yapılarının değişmesi sonucu büyükanne/büyükbabaları ile vakit geçiremeyen çocukların toplumsal olarak büyükanne/büyükbabası ile vakit geçirenlere göre birçok önyargısı olduğu ve yaşlı insanlara karşı daha olumsuz bakış içerisinde olduğu aynı zamanda değer çatışmasını daha fazla yaşadıkları gözlenmiştir (Arpacı ve Bekar, 2013). Bu doğrultuda Arpacı ve Bekar (2013) bazı önerilerde bulunmuştur:

  • Anne ve babalar büyükanne/büyükbabalar arasında dengeleyici bir rol üstlenmelidir.
  • Büyükanne/büyükbabalar dönemin bazı değer yargılarının değişimini kabul etmelidir ve çocukların kendilerini ifade etmelerine fırsat tanımalıdır.
  • Çocuklar ve büyükanne/büyükbaba iletişimini dengeleyici eğitim programları, rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmetleri verilebilir.

Genel olarak incelediğimizde toplumdaki aile yapısı değişse bile büyükanne/büyükbabalar torun bakımında hala yer almaktadır. Büyükanne/büyükbabalar anne ve babaya yardımcı olabilmelerinin yanı sıra kuşaklar arası kültür aktarımında  da önemli rol oynamaktadır. Aynı zamanda sosyal, kişisel, dil ve zihin gelişiminde ve ahlak gelişimi konusunda da destekleyici bir rol oynamaktadır.  Büyükanne/büyükbaba ve torun arasında olumlu ve olumsuz durumlar bulunmaktadır. Bu durum yaşa ve cinsiyete göre değişmektedir. Büyükanne/büyükbabaları ile vakit geçiremeyen çocukların yaşlılar ile aralarında değer çatışmaları yaşadığı ve daha olumsuz bakış açıları olduğu gözlenmiştir. Bu doğrultuda çeşitli programlar düzenleyip kuşakların birbiri ile dengeleyici iletişim kurmasını sağlayıcı programlar hazırlanabilir.

KAYNAKÇA

Altan, S., ve Tarhan S. Büyükanneden Toruna: Yaşamboyu Öğrenme Sürecinde Değer Ve Beceri Aktarımı. Bartın Üniversitesi Eğitim Araştırmaları Dergisi, 2(1), 26-42.

Apaydın, H. (2001). Aile İçi İletişimin Çocuğun Dinsel Gelişimine Etkisi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 12–13, 319–337.

Arpaci, F., ve Bekar, A. (2013). Çocukların büyük ebeveynleri ile etkileşimlerine ilişkin görüşleri. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, (29), 11-29.

Duyar, İ. (2005).  İnsanda yaşlılığın evrimi. Türk Geriatri Dergisi, 8, 209-214.

                                                                                                 Sultan Yaşar

                                                             Aday Psikolojik Danışman/ Ege Üniversitesi