NE HİSSETTİĞİMİ BİLMİYORUM!

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakikadır.

İnsan, psiko-sosyal açıdan bütün bir varlıktır. Varlığını sürdürebilmek için de etkileşime ihtiyaç duymaktadır. Bu etkileşimde en önemli etkenlerden biri de duygularıdır. Kişinin ruh sağlığı açısından duygu ve düşüncelerinin farkında olması ve bunu rahatlıkla ifade edebilmesi gerekir. Geçmişten günümüze hatta M.Ö. bile duygunun birçok farklı tanımlaması yapılmıştır. Ancak burada duygunun değil de ‘duyguda kelime yokluğundan’ bahsetmek istiyorum. Yani “aleksitimi”.

Peki nedir aleksitimi? Bu kavramın birçok farklı tanımlaması yapılmıştır. Ancak çoğunlukla, bireyin duygusal işlevlerinde ve kişiler arası ilişkilerinde zorluk yaşaması olarak karşımıza çıkmaktadır. Genellikle “duyguda kelime yokluğu” olarak ifade edilen aleksitiminin, yalnızca klinik hastalarda veya psikosomatik rahatsızlığı olan kişilerde görülen bir hastalık olduğu düşünülüyordu. Ancak yapılan çalışmalar, sağlıklı kişilerde de sıklıkla görüldüğünü ortaya çıkarmıştır. Çağımız toplumlarına baktığımızda gelişen teknolojiyle birlikte karmaşık ve doyumsuz insan ilişkilerinin paralelinde yalnızlaşan insan kitlelerin sayısının arttığı görülmektedir. Yalnızlaşan bu günümüz insanlarında aleksitimik özellikler de artmaktadır (Koçak, 2002). Sadece teknolojiye bağlamak da doğru değildir elbette. Yapılan bazı çalışmalarda maddeyi kötüye kullanım, depresyon, kaygı bozuklukları, obsesif-kompulsif bozukluk gibi birçok psikiyatrik bozuklukla da beraber görülebileceği ortaya çıkmıştır. Tabii sosyolojik-kültürel etmenlerini de unutmamak gerekir.

Aleksitimik kişilerin özelliklerine baktığımızda, duygularını fark edip söze dökmelerinde zorluk yaşamaları, somut düşünme eğilimi, fiziksel duyum ile duygusal duyumlarını ayırt etmede zorlanma, hayal kurmada azalma vs. olarak ifade edebiliriz. Bu kişilere neler hissettikleri sorulduğunda genellikle ‘üzgün mü, kızgın mı, yorgun mu, mutlu mu, mutsuz mu’ vs. olduklarını anlatamazlar. Hissettikleri karışık duyguları “ rahatlama veya rahatsız olma” gibi basit ifadeler kullanarak açıklarlar. Duygularımız ve bunları açık bir şekilde ifade etme kişiler arası ilişkilerimizde önemli olduğundan bu kişiler doğal olarak çevreleriyle olan ilişkilerinde zorluklar yaşamaktadır. Aleksitimik kişiler, çevresindekiler tarafından soğuk, donuk, asık suratlı, anlayışsız, sıkıcı, kaba, duygusuz, kalpsiz gibi ifadelerle tanımlanırlar. Oysaki bu kişilere baktığımızda, günlük yaşamlarında düşünebilen, kendini anlatabilen, ilişki kurabilen kişilerdir. Ancak yukarıda da ifade edildiği gibi duygularını ifade etmedeki yetersizlik, kurdukları bu ilişkilerin uzun süreli olmasına veya sağlam temeller üzerine kurulmasına engel olmaktadır ( Hindistan, 2012).

Alektisitimik kişilerin özelliklerini uzmanlar 4 ana başlık altında toplamışlardır (Leser,1981, Sifneos, 1988. ,Taylor, 1991 Akt. Koçak, 2002) :

1-Duyguları fark etme, ayırt etme ve söze dökme güçlüğü.

2-Hayal kurma, düşlem yaşantıda kısıtlılık

3- İşe vuruk işlemsel düşünme.

4-Dış merkezli-uyum sağlamaya yönelik bilişsel yapı (bilişsel tarz) .

Tabii bu sayılan özelliklerin dışında farklı özelliklerin olduğunu savunan uzmanlar da vardır. Ama en temel özellik olarak duygularını fark edememe veya söze dökememe olarak belirtebiliriz. Duygusal hayatlarındaki bu kısırlık doğal olarak, gerek aile içi ilişkilerinde gerekse çevreyle olan ilişkilerindeki zayıflığı da beraberinde getirmektedir. Her şeyden önce bu davranışlar bilerek yapılmadığından, bu kişiler de zamanla bir arayış içerisine girebiliyor. Bilişsel davranışçı terapiler gibi tedavi yöntemleriyle, bu kişilerin duygu veya ifade yetersizliğini kavrayabilmelerine,  bunun altında yatan nedenleri anlayabilmelerine yardımcı olunabilir.

KAYNAKÇA

  1. Hindistan, S. (2012), Aleksitimi. Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 1(4).
  2. Koçak, R.(2002). Aleksitimi: Kuramsal Çerçeve, Tedavi Yaklaşımları ve İlgili Araştırmalar. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 35 (1-2).

GÖRSEL KAYNAKÇA

  1. http://www.muthispsikoloji.com/duygusal-sagirlik-aleksitimi/
  2. https://www.e-psikiyatri.com/tercumesi-zor-duygular-62333

Gülsüm YILMAZ

                                                                                     Psikolojik Danışman