Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Meşhur müzik gruplarından Yeni Türkü’nün seslendirdiği Maskeli Balo şarkısını pek çoğunuz duymuşsunuzdur. Sözleri Murathan Mungan’a ait olan şarkının bir kısmında “Tak etti canıma bu maskeli balo/Bu maskeli balo/Ve onun sahte yüzleri.”  sözleri yer alıyor. Sözlere genel olarak baktığımızda ya da sadece bu kısımdan anlaşılabileceği gibi aslında hayatın bir maskeli baloya benzetildiğini ve bu durumdan kaynaklanan bir sitemin olduğunu görüyoruz. Pek çoğumuzun içinden geçenlerin aslında yazılmış ve seslendirilmiş halidir tüm bunlar. Yaşamda bu maskeli balodan bunalmış olanlarımız vardır. Hatta belki de bazılarımız bu durumu kanıksamış ve balonun maskeli birer katılımcısı haline gelmiş olabilir. Analitik psikoloji yaklaşımının kurucusu olan Jung, maskelerle bağlantılı olarak, bireyin rüyalarında kişisel ve kolektif bilinçdışı içeriğinin olduğundan, kolektif bilinçdışındaki içeriği arketiplerin oluşturduğundan, Persona’nın bu arketiplerden biri olduğundan bahseder. Birey yaşadığı toplumda kendini korumak amacıyla bir maske takar ve bu maskenin adı Persona’dır. Persona bireyin toplum içindeki temsili gibidir, toplumun beklentilerine takılan sosyal yüzlerdir (Corey, 2015). Peki “Bize karşı takılan bu maskelerle ilgili ne yapabiliriz? Taktığımız bu maskelerden nasıl kurtulabiliriz?” sorularını sorduğumuzda elbette bunların her biri için tek bir doğru cevabın mevcut olmadığını görürüz. Ancak kısaca bahsedecek olursak benlik saygımızın ve saydamlığımızın bizleri bu maskeleri takmaktan kurtaracağına ve maske takanların bu duruma ilişkin farkındalığını arttıracağına ilişkin bilgiler mevcuttur. Bu konuyla ilgili olarak benlik saygısı, kişinin diğerleriyle ve kendisiyle olan ilişkisini etkileyen önemli bir kavram olarak karşımıza çıkar. Kişinin benlik saygısı düştükçe olumsuz yaşantılara karşı hassasiyeti artacak yükseldikçe de bu durum kişinin daha olumlu olmasına katkı sağlayacaktır (Karataş, 2012). Yüksek benlik saygısına sahip olmak, bireylerin kendilerini oldukları gibi kabul etmeleri ve kendilerine değer vermeleri manasına gelmektedir (Salmivalli,  Kaukiainen, Kaistaniemi, ve Lagerspetz, 1999). Kişinin kendisine ve çevresindekilere değer vermesi ve saygı duyması daha doyum verici ilişkileri sürdürmesine katkı sağlayacaktır. Bu yolla kişi kendine değer verecek, güvenecek ve kendini kabul edecek denilebilir. Bu durumda kişi maske takma ihtiyacı duymayacaktır buradan hareketle diğerini kabul etmek de diğerinin maske takmasının önüne geçecektir denilebilir.

Bu konuyla ilgili bir diğer önemli kavram da saydamlıktır. Saydam olan bireyler diğerleriyle olan ilişkilerinde dürüstlüğe önem vermesinin yanında içten ve samimi bir iletişim tarzını benimserler. Diğerleriyle ilişkilerinde saygıyı önemserler,  maskeleri yoktur, doğaldırlar ve kendilerine özgü olmaktan memnundurlar. Günlük yaşamdaki maskelerin temelinde diğerinin kabulünü kazanma anlayışı olabilir. Bu durumda kişi kendisi gibi olmamayı tercih ederek ilişkilerini daha iyi hale getirmeye çalışır. Ancak bu durum ilişkilere zarar verdiği gibi kişilerin birbirini tanımasını zorlaştırır ve anlaşmazlıklara sebep olabilir. Saydamlık konusunda dikkat edilmesi gereken husus bu durumun saygı çerçevesinde sürmesidir aksi takdirde kişiler içten davrandıklarını söyleyerek saldırganca davranabilirler bir diğer önemli husus da saydam olurken içinde bulunulan ortamdır. Ortama ve ortamın gerektirdiği kurallara uygun davranarak da içten olmak mümkündür (Yüksel-Şahin, 2012). Kısacası, kişinin saydam olması, kendisine ve diğerine değer vermesi, kendisine ve diğerine ilişkin kabule sahip olması günlük yaşamdaki maskelerden kurtarıcı role sahiptir denilebilir.

Kaynakça

Corey, G. (2015). Psikolojik danışma kuram ve uygulamaları, (T. Ergene, Çev.). Ankara:           Metis Yayıncılık.

Karataş, Z. (2012). Eğitim Fakültesi Öğrencilerinin Empatik Becerileri ve Benlik Saygısı           Düzeylerinin İncelenmesi. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi,    23,97-114.

Salmivalli, C., Kaukiainen, A., Kaistaniemi, L. & Lagerspetz, K.M.J. (1999). Self-evaluated      self-esteem, peer-educated self-esteem and defensive egoism as predictor of adolescents         participation in bullying situation. Pers Soc Psychol Bull, 25(10), 1268-1278.

Yüksel-Şahin, F. (2012). İletişim becerilerine genel bir bakış. A. Kaya (Ed.),  Kişilerarası          ilişkiler ve iletişim içinde (9. bs., ss. 32-60). Ankara: Pegem Akademi.

Görseller İçin Kaynakça

http://3.bp.blogspot.com/-74iCvdQAALU/VCRvPnmTyoI/AAAAAAAAADs/eUhBSFwoaHM/s1600/Maskeler(Nisan%2B2014).jpg

https://www.medikalakademi.com.tr/wp-content/uploads/2016/10/maskeli-depresyon-maske-uzuntu-gizlenme-e1555187431905-640×321.jpg

                                                                                                              Büşra TUNÇ

                                                                                         Psikolojik Danışman