ÇOCUKLUĞUNUZA DÖNELİM…

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakikadır.

Hepimiz yaşamımızın sıkıntısız, stressiz, güllük gülistanlık geçmesini umarız. Ancak durum her zaman böyle olmaz. Zaman zaman bizi strese sokacak olaylarla karşılaşırız. Kimilerimiz çocukluk kimilerimiz yetişkinlik kimilerimiz ise yaşlılık döneminde zorlu yaşam olaylarıyla karşı karşıya kalabiliriz. Çocukluk döneminde karşılaşılan zorlu yaşam olaylarından bazılarının üzerinden uzun zaman geçmiş olsa da izleri sürmeye devam edebilir. Bu yazıda çocuklukta yaşanılan ve izleri sürmeye devam edebilen çocukluk çağı travmalarını inceleyeceğiz.

Olağan savunma düzenekleri ve baş etme yöntemleri ile üstesinden gelinemeyecek kadar ağır olan ve stres boyutlarını aşan sarsıcı yaşantılar ruhsal travma olarak adlandırılır (Bülbül ve ark., 2013). Son zamanlarda şahit olduğumuz küçük yaştaki çocukların maruz kaldığı taciz, tecavüz vakaları sarsıcı yaşantılar kapsamındadır ve bu olaylar çocukların ruh sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir. Çocukluk çağı ruhsal travmasına her ülkeden, her cinsiyetten, her yaştan çocuk maruz kalabilmektedir. Yani belirli bir cinsiyete ya da yaşa yönelim söz konusu değildir. Ancak Horton ve Cruise (2001) çocukların travma yaşama ihtimalini artıran bazı faktörlerden söz etmişlerdir. Bunlar; depresif, kaygılı, bağımlı, erken yaşta çocuk sahibi olma, yetersiz öz saygılı olma, öfke kontrol problemleri yaşama, çocukla iletişim kuramama gibi ebeveyn özellikleri; düşük sosyoekonomik durum, yalnız ebeveyn olmak, sosyal izolasyon, geniş ailede yer almak, aile içi iletişimin zayıf olması, aile içi çatışmaların yaşanması gibi aile özellikleri; kontrol edilmesi zor davranışlara sahip olma, küçük yaşta olma, engelli olma gibi çocuk özellikleridir (Akt., Korkmaz, 2019).

Kişilerin yaşadıkları çocukluk çağı ruhsal travmalarının etkilerinin kalıcı olması kişinin yaşadığı sosyal çevre ile ilişkilidir. Kişiler travmaya uğradıktan, örselendikten sonra eğer kendilerini ait hissetmedikleri çevre içine girerlerse yaşadıkları bu travmalar uzun yıllar etkisini devam ettirebilmekte ve psikolojik belirtilere yol açabilmektedir (Friedeman, 2010). Yaşanılan zorlayıcı olayların olumsuz etkilerini en aza indirgemek için çevre desteği çocuk için çok önemlidir. Etrafında çocuğun duygularını anlayabilen, ona değer veren kimselerin olması olumsuz yaşantıların etkisini azaltmaya yardımcı olur.

Çocuklukta yaşanılan sarsıcı olaylar yetişkinlikte de etkilerini sürdürmeye devam edebilmektedir. Peki yetişkinlikte nasıl bir etki söz konusudur? Kişilerin erken çocukluk döneminden itibaren yaşadıkları olumlu ya da olumsuz yaşam olayları beyinleri tarafından hemen işlenmekte ve yaşamları boyunca olayları değerlendirmelerini etkileyebilmektedir. Erken dönemde yaşanılan olumsuz olaylar kişiler arası ilişkilerini, yaşadıkları olaylara karşı tutumlarını ve davranış örüntülerini etkilemektedir (Perry ve Szalavitz, 2020[2006]). Literatür incelendiğinde çocukluk çağında yaşanılan sarsıcı yaşam olaylarının bireyin ileri yaşlarda psikiyatrik bozukluklar yaşamasına neden olabileceği ortaya konmuştur. Wright ve ark. (2009) yapmış olduğu bir çalışmada çocukluk çağında özellikle duygusal istismara maruz kalmanın yetişkin dönemde ortaya çıkabilecek depresyon ve anksiyete belirtilerinin yordayıcısı olduğu bulunmuştur (Akt., Korkmaz, 2019).

Çocukluk çağı travmalarının risk faktörleri arasında ebeveyn ve aile özellikleri büyük yere sahiptir. Bahsedilenlerden de anlaşıldığı üzere çocukluk çağındaki travmaların bireyin hayatında olumsuz etkilere neden olabileceği için çocukluk çağı travmalarının önüne geçmek önemli bir konudur. İhmal ve istismar vakalarında çocuklara zarar veren kişilerin yakın çevreden olduğu göz önüne alındığında ailelerin bilinçlendirilmesi, aile içi iletişimin kuvvetlendirilmesi, psikiyatrik bozukluğu olan ebeveynlerin yardım alması risk faktörlerini ortadan kaldırmaya yardımcı olabilir.

Tüm çocukların zarar görmeden büyüyebildiği bir dünya dileğiyle…

 

Kaynakça

Bülbül, F., Çakır, Ü., Ülkü, C., Üre, I., Karabatak, O. ve Alpak, G. (2013). Yineleyen ve ilk atak depresyonda çocukluk çağı ruhsal travmalarının yeri. Anadolu Psikiyatri Dergisi, 14, 93-9.

Friedman, K. (2010). Early childhood abuse and neglect: Exploring the consequences effects and treatment. California Polytechnic State University.

Korkmaz, E. (2019). Çocukluk çağı ruhsal travmaları ve affetmenin kişilerin savunma mekanizmalarıyla ilişkisi (Yayımlanmamış Yüksek Lisans tezi). Maltepe Üniversitesi.

Perry, B. D. ve Szalavitz, M. (2020). Köpek gibi büyütülmüş çocuk (B. S. Haktanır, Çev.) İstanbul: Koridor Yayınları (Orijinal çalışma basım tarihi 2006).

Görsel Kaynakça

https://www.youtube.com/watch?v=YFMV5QrFVjo

https://www.freepik.com/premium-vector/stop-abuse-abusive-illustration-concept_8770730.htm#page=1&query=neglect%20abuse&position=31

 

Beyza ÖZESKİCİ

Psikolojik Danışman