Oyuncakla Transaksiyonel Analiz

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 4 Dakikadır.

1996 yılından beri hep güncelleyerek vermekte olduğum Duygusal Zeka, Kişiler arası İletişim derslerimde ve eğitimlerimde Transaksiyonel Analiz kişilik modelini kullanırım. Bu modelin katılımcılar ve öğrenciler için duygusal zeka, iletişim kavramlarını birleştirici, vazgeçilmez bir bütünleyici rolü vardır.

Duygusal zekanın kişisel ve mesleki alanda uygulanmasını ve içselleştirilmesini kolaylaştırıcılığı açısından bu model, benim açımdan kişilerarası iletişim çalışmalarının olmazsa olmazıdır. Transaksiyonel Analiz ve Duygusal Zeka birbirini kusursuz tamamlayan iki öğretidir. Literatüre baktığımızda, tüm dünyada Duygusal Zeka uzmanlarının Transaksiyonel Analiz ya da Gestalt uygulamalarından destek alarak Duygusal Zeka anlatması yaygındır.

Transaksiyonel Analiz kişilik modelini anlatırken çocuk, yetişkin ve ebeveyn ego durumlarını fiziksel olarak canlandırma gereksinimini hep duydum. İlk eğitim verdiğim yıllarda Eric Berne’in kullandığı üst üste çizilmiş dairelerini benimsemiş olsam da hep daha somut ve elle tutulur bir uygulamaya ihtiyaç duydum. Bir gün geldi o çizilmiş dairelerin yerine, ego durumlarını simgeleyen, birbirine dikilerek üst üste duran renkli kumaş toplarla anlatmayı seçtim. Ancak hiçbir uygulama, öğrenci ve danışanlar açısından son yıllarda hayata geçirdiğim oyuncak uygulaması kadar etkileyici olmadı.

2011 yılında Istanbul’da bir oyuncak dükkanının önünden geçerken, polar kumaşlardan yapılmış, üzerinde çeşitli hayvan şekilleri olan küpleri gördüğümde bunları alıp, üst üste yapıştırarak TA kişilik modelini simgelemek üzere kullanmaya karar verdim.  İki ayrı kişilik modeli yaptım, böylece farklı ego etkileşimlerini de bu oyuncaklar üzerinden göstermek mümkün olacaktı. kedi, kuzu ve inek ya da yerine göre öküz dediğim oyuncaklarla çalışmaya başladım. Tüm ego durumlarını somut olarak gösteren bir model danışanı/öğrencimi, diğer model ise etkileşimde olduğu kişiyi simgeledi. Bunu öğrenci ve danışanlarıma bu şekilde anlattım.

Herhangi bir etkileşimin dinamiğini anlatırken sadece oyuncaklar üzerinde göstererek ego durumları arasındaki ilişkiyi ve değişimleri, iletişim kazalarını, sonuçları ve nedenleri çok daha etkili anlatabildiğimi gördüm. Oyuncakları kullandığımda danışanlarımın/öğrencilerimin gözlerinde gördüğüm, derinlemesine anlamış olmanın ışığı ve yaptıkları yorumlar benim için en değerli geri bildirimlerdi. Oyuncaklar ciddi anlamda işe yarıyordu.

TA modelini anlatmak için harcadığım zaman yarı yarıya azalmıştı. İnsanlar kaç yaşında olurlarsa olsunlar bu oyuncaklar onların hoşuna gidiyordu, onları komik buluyorlar ve daha istekli paylaşımda bulunuyorlardı. Bu oyuncaklar böylece, danışan ve öğrencilerimle pratik ve eğlenceli bir süreç başlattı. Kendi ihtiyacım sonucu yarattığım bu oyuncaklar için aldığım olumlu geri bildirimler sonucunda kendime ‘acaba transaksiyonel analiz alanında benzer uygulamalar var mıdır’ sorusunu sordum. Yaptığım literatür araştırmasında hiçbir benzer uygulamayla karşılaşmadım.

Mayıs 2019’da Transaksiyonel Analiz Derneğinin düzenlediği Uluslararası TA sertifika programı bağlamında katıldığım bir eğitimde, eğitmen Uluslararası Transaksiyonel Analiz Derneği’nden Dr. Phil Anthony idi. Kahve molasında kendisine yıllardır kullanmakta olduğum oyuncaklardan söz ettim. Bu yaratıcı işi TA komünitesi ile mutlaka paylaşmam gerektiğini ve yazmamı söyledi. Böylece Uluslararası Transaksiyonel Analiz Derneğinin (itaaworld.org) Yönetici Editör’üne okumakta olduğunuz yazının İngilizcesini gönderdim. Yazım, The Script’in (Vol. 51, No. 2) Şubat 2021 sayısında yayınlandı.

Kedi: Çocuk ego durumu. Doğal olarak özgür ve oyuncu, yaratıcı ama uyumlu ve/ya da isyankar olabilen çocuk egomuz.

Kuzu: Tarafsız ve nötr -yetişkin ego. Arkasındaki ayna dış gerçekleri, koşulları yansıtıyor. Kişinin iç (çocuk ve ebeveyn ego durumları) ve dış gerçeklerinin farkındalığıyla (ekonomik şartlar, bağlam, kültür, sosyal koşullar) plan yapıp harekete geçmesini sağlayan yetişkin ego durumu.

Dış gerçekleri değerlendirmede etkisi yüksek olan ayna, rastlantı eseri kuzunun arkasındaydı, şanslıydım.

İnek/Öküz (bağlama göre): Ebeveyn ego durumu. Yıllar boyunca sorgusuz sualsiz içselleştirilmiş ve zaman mekan gibi gerçekleri gözetmeksizin gündemimize gelen yargılar, eleştiriler, değerler, kalıplar, öğrenilmiş davranış örüntüleri, inançlar, -meliler, -malılar ve kurallar.

TA Kişilik Modelinin Bütünü

 

Aşağıda danışanlarımın ve öğrencilerimin subjektif (öznel) deneyimlerine dayalı birkaç yorumu paylaşıyorum:

  1. Süheyla Hanımın çalışma odasına girdiğimde, sehpanın üzerinde iki tane kule şeklinde kedi, inek ve kuzudan oluşan rengarenk oyuncak dizisi görünce şasırdım. Çok sevimliydiler ve beni gülümsettiler. Onların orada bulunma nedenini de merak ettim doğrusu. Kendisi bana, 1996 yılından bu yana anlattığı bir kişilik modelini bana da anlatacağını ve oyuncakların modeli daha anlaşılır, pratik ve eğlenceli hale getirdiğini söyledi. Çok hosuma gitti. İkinci randevumuzun sonunda, kendi kendimeyken de ego durumlarıma odaklanabilmek için fotoğraflarını çekme izni istedim.
  2. Süheyla Hanıma ihtiyaçlarımın çelişmesinden yorulduğumdan ve akıllı kararlar veremediğimden yakınıyordum. Beklememi söyleyerek yan odaya geçti ve elinde bir bez çantayla geri geldi. Çantanın içinden rengarenk bir oyuncak dizisi çıkardı. Ego durumlarını bu oyuncaklara bakarak dinlemek bir anda aydınlanmamı ve içinde bulunduğum durumu çok iyi kavramamı sağladı. Bu bana güç duygusu verdi, hayatımın kendi ellerimde olabileceğini hissettirdi. Ona nasıl teşekkür edeceğimi bilemedim. Son seansta ayrılmadan önce oyuncakların fotoğrafını çekme izni istedim. Hala telefonumda kayıtlı duruyorlar, acil durumlarda imdadıma koşuyorlar.
  3. Duygusal olarak darmadağınıktım. İşimin yoğunluğu ve kendi ihtiyaçlarım arasında tam anlamıyla sıkışmış bir haldeydim. Dengeyi tutturamıyordum. Karar almada zorlanıyordum. Bir yanım bir şey derken bir diğer yanım başka bir şey söylüyordu. Süheyla Hanımın açıkladığı model ile ihtiyaçlarımı, hedeflerimi, olası sonuçları algılamak kolaylaştı ve hepsi arasında bir denge kurabildim. Oyuncakların fotoğrafını çekmek için izin istedim.

Bu oyuncakların ilham verme, güdüleme, dikkati toplama, algıyı pekiştirme, ego durumlarına dair bilgileri anımsama, içselleştirme ve böylece TA modelinin derinlemesine kavranması ve aktif olarak mesleki ve kişisel yaşamlara aktarılması açısından katkısını böylesine yoğun gözlemleyince, paylaşmayı da mesleki bir sorumluluk olarak gördüm. TA ile çalışan tüm terapist, danışman, duygusal zeka eğitmeni ve eğitimcileri TA kişilik modelini anlatırken ego durumlarını yansıtan oyuncaklar kullanmaya davet ediyorum. Böylece kuracakları bağ da daha güçlü olacak, öğrenme süreci çok daha eğlenceli, etkili ve duru olacaktır.

Okuma Önerileri:

Eric Berne, Transactional Analysis/Transaksiyonel Analiz

Thomas A. Harris, I’m Ok, You’re Ok/ Ben Ok’yim, Sen Ok’sin

Daniel Goleman, Emotional Intelligence/ Duygusal Zeka

The Script, Süheyla Pınar Alper TA Toys

https://www.itaaworld.org/sites/default/files/itaa-pdfs/the-script/script-2021/ITAA%20The%20Script%202021-02.pdf

Süheyla PINAR ALPER

Bilkent Üniversitesi

Siyaset Bilimi Bölümü Emekli Öğretim Görevlisi