Bilişsel kurama göre bilişler dış ve iç dünyadan gelen uyaranları algı süreçlerine dönüştürür. Sonra bunları belirli bir düzen ve bütünlük içinde işler; değerlendirir yani anlamlandırır ve depolar. Daha sonra belleğe çağırır; anımsar ve yeniden değerlendirir. Dış dünyanın algılanması, algıların seçimi ve elemesi, algılanan uyaranların yorumlanması ve bunlara anlam verilmesi gerçek ve nesnel uyaran durumundan daha çok birey tarafından yaşanan bilişsel süreçlere bağlı olmaktadır. 1972 yılında Beck, “Bilişsel Çarpıtmalar Modeli” diye adlandırılan kuramında, depresyonun oluşumunda öncelikle bilişlerin etken ve duygulanım bozukluğunun da bir sonuç olduğunu ileri sürmüştür. Bu yaklaşımda odak noktası; davranışın kendisinden çok onu ortaya çıkaran, yönlendiren ve pekiştiren iç faktörlere yönelmiştir. Buna göre; tüm psikolojik bozuklukların altında yatan ortak mekanizma, danışanın ruhsal durumunu ve davranışlarını etkileyen çarpıtılmış ya da işlevsel olmayan düşüncelerdir. Bu düşüncelerin gerçekçi bir şekilde yeniden değerlendirilip değiştirilmesi, duygularda ve davranışlarda düzelmeler sağlar. Daha kalıcı düzelmeler ise danışanın işlevsel olmayan temel inançlarının değiştirilmesine bağlıdır (Alper, 1997, Beck, 2001, Köknel, 1989, Kuzgun, 1991; Akt., Selçukoğlu, 2006).
Çocukluk döneminden başlayarak anne-baba ve diğer bireylerle yaşanan etkileşimler sonucunda temel inançlar ve ara inançlar oluşmaya başlamaktadır. Otomatik düşünceler de bu inançların ürünü olarak ortaya çıkmaktadır. Burada şunu vurgulamak gerekir: Olumsuz temel inançlar, ara inançlar ve otomatik düşünceler çeşitli davranış bozukluklarında birbirinden farklı bir içeriğe sahiptir. Ancak bunlar psikopatolojinin devam etmesini ve kendi kendisini beslemesini sağlamaktadır. Burada inançlarla ilgili olan şemalar üzerinde durmak gerekir. Şemalar, dünyayı algılayışımızı biçimlendirir.
Şemaların içeriği;
- Psikolojik sağlığı normal olan bireylerde olumlu ve değişmeye açıktır.
- Patolojik durumlarda genellikle olumsuz içeriğe sahip, katı ve değişmeye karşı dirençlidir.
Şemaların neden olduğu bilişsel çarpıtmalar:
- Keyfi Çıkarım: Herhangi bir olayda, kesin bir kanıt olmadığı halde bireyin kesin bir kanıya varması durumudur.
- Seçici Odaklanma: Herhangi bir olay karşısında sadece olumsuz ve küçük bir ayrıntıya odaklanmak, olayı buna göre değerlendirmektir.
- Aşırı Genelleme: Bireyin bir tek nedene bağlı kalarak genelleme yapması, olumsuz yargılarda bulunması durumudur.
- Küçümseme ya da Abartma: Bireyin bir olayı olumsuz biçimde abartarak travmatik bir düzeyde algılamasıdır.
- Ya Hep – Ya Hiç Şeklinde Düşünme: Bireyin kendini, olayları ve başka insanları değerlendirirken iki kutuplu ve genellikle olumsuz biçimde değerlendirmesi durumudur.
- Kişiselleştirme: Bireyin kendisiyle ilgili olmayan ya da çok az ilgili olan olumsuz bir olayı kendisiyle ilişkilendirmesi, kendisini suçlamaya yönelmesi durumudur.
- Geleceği Felaketleştirme: Başka olasılıkları dikkate almadan, geleceği tamamen olumsuz olarak yordamadır.
- Olumluyu Yok Sayma: Bireyin, olumlu yaşantılarını mantık dışı bir şekilde görmezlikten gelmesi durumudur.
- Duygusal Çıkarımda Bulunma: Duygusal yaşantıları gerçeğin kanıtı olarak kullanmaktır.
- Etiketleme: Eldeki kanıtlar dikkate alındığında daha az acı çekme olasılığına rağmen bireyin kendisine ve başkalarına karşı yargılayıcı olumsuz sıfatları yakıştırması durumudur.
- Başkalarının Zihnini Okuma: Diğer olasılıkları dikkate almadan, başka insanların ne düşündüğünü bildiğine inanmadır.
- “meli-malı Cümleler”: Bireyin kendisi ve başka insanların nasıl davranmaları gerektiğine ilişkin kesin kurallar koymasıdır (Karahan ve Sardoğan, 2016).
Bilişsel Terapi’de bilişsel ve davranışsal teknikler kullanılmaktadır. Danışanın bilişsel yapısını değiştiren herhangi bir şey için ise genel olarak yeniden bilişsel yapılandırma terimi kullanılmaktadır. Davranışsal teknikler, davranışları harekete geçirmek (ör.; ağır depresyonu olan bir danışanın aktivite programlarını uygulamasını sağlamak için) veya yeni becerileri öğretmek için kullanılmaktadır. Bu tekniklerden bazıları:
- Dıştan İçe Doğru İlerleme; temel inançları belirlemek için kullanılmaktadır. Bu şekilde adlandırılmasının nedeni, terapistin nispeten “yüzeye” daha yakın düşünceleri incelemekten başlayıp aşağı doğru daha derindeki temel inançlara inerek devam etmesidir.
- Düşünceleri Kaydetme; Bilişsel terapistler, neredeyse her zaman danışanlarının bir şekilde düşüncelerini kaydetmelerini isterler. Sıkça kullanılan araçlardan birisi, Fonksiyonel Olmayan Düşüncelerin Kaydı (FODK)’dır.
- Aktivite Çizelgesi Yapma; Danışanlar, yoğun bir depresyon yaşarken ya da başka bir nedenle motivasyonları düştüğünde, danışanların terapi seansları arasında günlük zaman çizelgesi yapmalarını istemek genellikle yararlı olmaktadır.
- Aşamalı Görevler Oluşturma; Danışanın yapacağı iş, zor olduğunda ve onu bunalttığında; danışman ve danışan bunu küçük basamaklara bölerek daha az ürkütücü bir hale getirmeye çalışırlar.
- Atılganlık Eğitimi; Davranışçı yaklaşımdan ödünç alınan girişkenlik (atılganlık) eğitimi, danışanlara başkalarının haklarını ihlal etmeden kendi haklarını korumaya yönelik beceriler öğretmeyi içermektedir.
- Zihninde Canlandırma; Danışan, otomatik düşüncelerinin ne olduğunu belirlemekte zorlanıyorsa, rol oyunundan veya imajinasyondan yararlanarak problem olan durumun canlandırılmasına başvurabilir.
- Rol Oynama Ve Davranışçı Yaklaşıma Dayalı Olan Diğer Teknikler; Davranışsal prova olarak da bilinen rol oyunu, danışanın sosyal ortamlarda gerekli olan davranışlarla ilgili pratik yapmasına yardımcı olmak üzere kullanılabilen bir tekniktir (Murdock, 2019).
KAYNAKÇA
Karahan, F. ve Sardoğan, M. E. (2016). Psikolojik Danışma ve Psikoterapide Kuramlar. Ankara: Nobel.
Murdock, N. L. (2019). Psikolojik Danışma ve Psikoterapi Kuramları (F. Akkoyun, Çev.). Ankara: Nobel.
Selçukoğlu, Z. (2006) Bilişsel Yaklaşım Temelli Psikolojik Danışma Sürecinde Danışman ve Danışanın Sözel ve Sözel Olmayan Davranışları Üzerine Nitel Bir Araştırma (Yayımlanmamış Doktora Tezi). Selçuk Üniversitesi, Konya.
GÖRSEL KAYNAKÇA
https://butunculpsikoloji.com/bilissel-terapi/
http://www.fundemece.com/genel-kaygi-bozuklugu/
Gül Nida EVİN
Psikolojik Danışman