Aradığınız Mutluluğa Ulaşılamıyor

Bu Yazıyı Tahmini Okuma Süresi: 4 Dakikadır.

Tarih boyunca insanlar için en önemli konulardan biri “mutluluk” olmuştur. Geçmişten günümüze dek “Mutluluk nedir, nasıl mutlu olunur?” sorularına cevap aranmış ve mutluluk insanlar için temel konulardan biri haline gelmiştir. Bunun nedeni hemen hemen herkesin mutlu olmayı arzu etmesidir. Ancak tüm insanların mutluluğu istemesi, tarihin her döneminde insanların mutluluğa aynı şekilde baktığı anlamına gelmemektedir. Mutluluğun tanımı, kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. İnsanlar farklı durumlar ve olaylar karşısında mutlu olabilir; anlık olarak mutlu olunan, çok sevinilen şeylere başka bir zaman aynı tepki verilemeyebilir. Kişisel ve zamansal faktörlere göre farklı cevapların verildiği bu sorular hala daha sorgulamaya açık halde bulunmaktadır.

Mutluluk kavramının doğasında bir gizem vardır. Mutluluk kavramı, kişiden kişiye değişmenin yanında her bir insanın hayatının çeşitli evrelerinde de değişim göstermektedir. Bu yüzden de tanımlanması zor bir olgudur. Zaten mutluluğun bu kadar farklı algılanması ve değişkenlik içermesi olmasaydı tartışmaya açık bir halde gündemde bulunması da beklenmeyebilirdi.

Tarih sahnesinde mutluluk kavramı sorgulanmaya başlanıldığında çoğunlukla ahlak eksenli bir kavram olarak ele alınmaktaydı. Günümüzde ise mutluluk psikoloji odaklı bir anlam kazanmıştır. Yani, mutluluk söz konusu olduğunda eskiden temel mesele iyi insan olmakken, günümüzde iyi hissetmektir (Diş, 2018). Hatta günümüzde insanlar çoğunlukla nasıl mutlu olunacağının sorgulanmasının ötesinde bir arayış içerisindedirler. Örneğin; iyi hissetmek ile ilgili kişisel gelişim kitapları okumak; iyi hissetmek odaklı kamplara, atölyelere gitmek; videolar, filmler izlemek; eğlence merkezlerine gitmek; hatta mutlu olmak için uyuşturucu madde kullanmak…

Günümüze bakıldığında mutlu olmak için bireyler bir sebebe ihtiyaç duymaktadır. Bir önceki yapılan etkinlik bir sonrakinin dozunu arttırmakta ve bireyin beklentileri ister istemez yükselmektedir. Mutlaktır ki, insanların yaşamdan beklentilerinin olması ileriye dönük bir hedef basamaklarının oluşması için gerekli olan bir rehberdir. Beklentiler bir bakıma insanları hayatta tutmaktadır. Beklentilerin gerçekleşmesi için birey çabalar ve beklenilen, istenilen şeye ulaşmak için aşılan her engelde birey mutluluğu tatmış olur. Birey, sonrasında da mutluluğun damakta bıraktığı o etkileyici tada tekrar ulaşmak için çabalar.

Mutlu olmayı belirli isteklere ve sebeplere bağlamak da insanların bir süre sonra gerçek mutluluğu yaşamasına bir engel teşkil edebilir. Bazı insanların mutlu olması için çok küçük şeyler yeterli olurken kimi insanlar için çok daha fazlası gerekebilir. Mutlu olmak için ev, araba, para isteyen insanlara göre artık mutlu olmak bir karşılık beklemekten ibaret hale gelmiş demektir. Mutlu olmak belirli sebeplere bağlanmış demektir. Yaşamın kıymetini artıran şeyler parasal olmayan, parayla satın alınamayan güzelliklerdir. Oysaki kendine yeterli olan doğru bir yaşam ve insanın iç huzuru, insanı mutluluğa götürdüğü için en büyük zenginliktir.

Psikolojik olarak mutluluk kavramına bakıldığında ise mutluluk, psikolojide öznel iyi oluş kavramıyla ele alınmaktadır. Öznel iyi oluş, bireyin yaşamını kişisel olarak değerlendirmesi ve yaşamına ilişkin yargı bildirmesi anlamına gelmektedir. Öznel iyi oluşun olumlu duygulanım, olumsuz duygulanım ve yaşam doyumu olmak üzere üç önemli öğesi vardır. Olumlu duygulanım, güven, ilgi, ümit, heyecan, gurur, neşe gibi duyguları; olumsuz duygulanım ise öfke, nefret, suçluluk, üzüntü gibi olumsuz duyguları içermektedir. Yaşam doyumu boyutu, öznel iyi oluşun bilişsel bileşeni olarak ele alınmaktadır ve bireyin çeşitli yaşam alanlarındaki doyumuna ilişkin kişisel değerlendirmelerini yansıtmaktadır. Kişi, haz veren yaşantıları daha çok deneyimliyor ve haz vermeyen yaşantıları daha az deneyimliyorsa bu durumda yüksek öznel iyi oluşa sahiptir (Eryılmaz ve Atak, 2015).

Mutluluğun bireye olumlu duygular yaşatmasının yanı sıra, bireyin yaşamıyla ilgili pek çok alanda da olumlu getirileri bulunmaktadır. Bazı araştırma sonuçları mutluluğun bireyin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini, enerji ve yaratıcılığını artırdığını, sosyal ilişkilerinde daha çok tercih edilmesini ve sevilmesini sağladığını, iş yerinde verimliliğini artırdığını ve daha uzun yaşamasını sağladığını ortaya koymaktadır (Lyubomirsky, King ve Diener, 2005).

Mutluluğa önemli bir etkisi olan iyimserlik kavramı ele alındığında; iyimserlik, kişinin ruh sağlığını korumasında ya da geliştirmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bazı ruh sağlığı ve iyimserlik arasındaki ilişkileri ele alan çalışmalarda iyimserlik ile depresyon, anksiyete, stres ve düşük benlik saygısı arasında negatif ilişkiler olduğu saptanmıştır (McIntosh, Stern ve Ferguson, 2004). Bu çalışmalardan yola çıkarak iyimserliğin mutlu olma düzeyi üzerinde katkısı olabilir. Sonuç olarak hayata karşı olumlu bir bakış açısına ve iyimser yüklemelere sahip olmak, kişilerinin mutluluklarına ve yaşamdan aldıkları doyum düzeyine de katkı sağlayacaktır. Tüm bunların sonucu olarak iyimserler daha çok olumlu duygular, daha az ise olumsuz duygular yaşamaktadır ve mutluluk düzeyleri yükselmektedir.

Mutluluk hiçbir şekilde acının, üzüntünün olmadığı bir hayat değildir. Aksine mutlu olmak için bir miktar yokluğun ve mücadelenin gerekli olduğu kabul edilebilir. Fransız filozof Alain, bu durumu “Mutluluğun biraz endişe, biraz tutku ve bizi kendimize getiren bir parça acının var olmasını gerektirdiğine şüphe yoktur” diyerek açıklamıştır. Yani mutlu olmak için sıradan olmayan şeylerin yanında zıtlıklara da ihtiyaç vardır. Çoğu kavram zaten birbirinin karşıtıyla var olduğunda anlam kazanır. Fakat mutlu olma talebi insanlar için bir dayatma halini aldığında, sürekli mutlu olmanın peşinden koşulduğunda artık mutluluk arayışı bir umutsuzluk kaynağı haline gelir. Sürekli mutlu olunabileceğinin mümkün olup olmadığı tartışılabilir. Ancak her insan bunu ummakta ve istemektedir. Ama sorgulanması gerekir ki; hayatın her anında mutlu olma isteği ne derece gerçekçi ve makuldür? Mutsuzluğun da mutluluk kadar doğal olduğu kabul edildiği zaman büyük oranda bitmek bilmeyen mutluluk arayışı ve çabası sona erecektir.

Peki, mutlu olmak için mutluluğu sürekli aramak ne kadar gerçek bir mutluluk sağlayabilir? Mutluluk bir kelebeğe benzetilirse; “O kelebeğin peşinden koşmak mı, kelebeği yakalamaya çalışmak mı? Yoksa hiç beklenilmeyen bir anda kelebeğin gelip üzerine konması mı?” tercih edilmelidir? Nasıl mutluluk kavramı kişiden kişiye değişkenlik gösteriyorsa bu soru da mutlaka subjektif cevaplar içerecektir. Tabi ki de mutluluk arzulanacak ve değer verilecek bir şeydir. Fakat insanın mutluluk arayışı kimi zaman kendi kendini baltalamasıyla sonuçlanabilir. De Tocqueville’in söylediği gibi, “Mutluluk gözden kaybolmaksızın insanlardan uzaklaşan bir özelliktir ve uzaklaştıkça insanları peşinden sürüklemek için el eder. Onu yakalayacaklarını düşündükleri her an, parmaklarının arasından kayıp gider.”1

Büşra AKÇAY

Üsküdar Üniversitesi

 

Kaynakça:

  1. Bauman, Z. (2011). Yaşam Sanatı. İstanbul: Versus.
  2. Diş, S. B. Bir Dayatma Halini Alan Mutluluk Talebi. Temaşa Erciyes Üniversitesi Felsefe Bölümü Dergisi, (8), 27-42. Erişim adresi: http://dergipark.gov.tr/download/article-file/409515
  3. Eryılmaz, A., & Atak, H. (2011). Ailesiyle Yaşayan Yaşlılarda Mutluluk Modeli. Archives of Neuropsychiatry/Noropsikiatri Arsivi48(4). Erişim adresi: https://www.researchgate.net/profile/Hasan_Atak/publication/272802088_Ailesiyle_Yasayan_Yaslilarda_Mutluluk_Modeli/links/555f8e4708ae86c06b636f92.pdf
  4. Lyubomirsky, S., King, L., & Diener, E. (2005). The benefits of frequent positive affect: Does happiness lead to success?. Psychological bulletin131(6), 803. Erişim adresi: http://psycnet.apa.org/record/2005-15687-001
  5. McIntosh, B. J., Stern, M., & Ferguson, K. S. (2004). Optimism, coping, and psychological distress: Maternal reactions to NICU hospitalization. Children’s Health Care33(1), 59-76. Erişim adresi: https://www.tandfonline.com/doi/abs/10.1207/s15326888chc3301_4

 

Görsel Kaynakça:

  1. https://tr.pinterest.com/pin/336714509621928055/
  2. https://www.npr.org/sections/13.7/2017/03/20/520803361/is-happiness-a-universal-human-right
  3. https://positivepsychologyprogram.com/subjective-happiness-scale/
  4. http://yeniboyutlar.com/daha-iyi-yasam-icin-17-kural/
  5. http://www.kirpiedebiyat.com/umut-cocuklari-yunus-kemal/